Translation of "Kırsal" in Hungarian

0.005 sec.

Examples of using "Kırsal" in a sentence and their hungarian translations:

Ben kırsal kesimde yaşamaktayım.

Vidéken élek.

Kırsal bir alanda yaşıyorum.

Vidéken élek.

Amerika’nın en kırsal bölgelerinden birinde,

Amerika egy távoli vidékén,

Kırsal bölge şehirden daha sessizdir.

A vidék csendesebb, mint a város.

Kırsal bölgede çok ağaç var.

Vidéken rengeteg fa van.

Tom kırsal alanda yaşamak istemiyor.

Tom nem akar vidéken élni.

Kırsal kesimlerde sadece kendilerini sefil yoksulluktan

a falvakban magukra maradtak az idősek,

Kırsal yaşam beni çok fazla cezbediyor.

- Nagyon tetszik nekem a vidéki élet.
- Nagyon bejön nekem a vidéki élet.

Kent çok kirli; kırsal çok sıkıcı.

A város nagyon szennyezett; a vidék meg igencsak uncsi.

Kırsal hayatın bütün olağan zorlukları bir yana,

A vidéki élet általános nehézségein kívül

O kırsal bir yerde tek başına yaşadı.

Vidéken lakott egyedül.

Değişiklik olsun diye kırsal alana gidelim mi?

- Nem akarunk most változatosságképpen vidékre utazni?
- A változatosság kedvéért elmenjünk vidékre?

Çin'in kırsal kesimlerinde arkada bırakılmış 60 milyon çocuk var

60 millió hátrahagyott gyermek él Kína vidéki területein.

Sanırım kırsal yaşam bazı bakımlardan şehir yaşamından daha üstündür.

Úgy gondolom, hogy a vidéki élet a városit néhány vonatkozásban felülmúlja.

Bu programla kırsal, ücra, ulaşılması zor dağlık yerleşimlerde yaşayan öğrencileri

a vidéki, távoli, nehezen elérhető hegyvidéki közösségekben lévőket

"Görünüşe bakılırsa kırsal kesimi iyi biliyorsun." Tom gülümseyerek "sanırım öyle" diye cevap verdi.

- Úgy tűnik, jól ismered az országot. - Meghiszem én azt - mondta Tomi mosolyogva.