Translation of "Arabası" in Hungarian

0.005 sec.

Examples of using "Arabası" in a sentence and their hungarian translations:

Babamın arabası yenidir.

- Apám autója új.
- Apám kocsija új.

Tom'un arabası bozuldu.

Tamás kocsija lerobbant.

Bu onun arabası.

Ez a kocsija.

Tom'un arabası nerede?

- Hol van Tom kocsija?
- Hol van Tomi autója?

O, Tom'un arabası.

Ez Tamás kocsija.

Bu Tom'un arabası.

- Ez Tom autója.
- Ez Tamás kocsija.

Tom'un arabası mavi.

Tom autója kék.

Bu kimin arabası?

- Kié ez az autó?
- Kinek a kocsija ez?

- Belki Tom'un arabası bozuldu.
- Belki Tom'un arabası bozulmuştur.

Talán elromlott Tom autója.

Onun bir arabası var.

Van autója.

Onun kendi arabası var.

Van saját autója.

Tom'un bir arabası var.

- Tominak van autója.
- Tomnak van autója.

Onun iki arabası var.

Két autója van.

Onların bir arabası yok.

Nincs kocsijuk.

Arabası olan kişi benim.

Én vagyok az autós.

Bu, Tom'un arabası değil.

Ez nem Tom autója.

Chris'in bir arabası yoktu.

Chrisnek nem volt autója.

Tom'un üç arabası var.

Tomnak három autója van.

Tom'un bir arabası yok.

Tamásnak nincs autója.

Tom'un arabası çamura saplanmış.

Tom autója beleragadt a sárba.

O, Tom'un arabası değil.

Ez nem Tom autója.

- Bu kimin arabası, biliyor musun?
- Bunun kimin arabası olduğunu biliyor musun?

Tudod, hogy kié ez a kocsi?

Tom'un yeni bir arabası var.

Tomnak új autója van.

Tom'un arabası neden hala burada?

Miért van még itt Tamás autója?

Her birinin kendi arabası var.

Mindegyiküknek van saját autója.

Birçok insanın iki arabası var.

Elég sok embernek van két autója.

Kız kardeşimin arabası pembe renklidir.

- A testvérem kocsija rózsaszín.
- A nővérem kocsija rózsaszín.
- A húgom kocsija rózsaszín.

Tom'un mavi bir arabası var.

Tominak van egy kék kocsija.

Tom'un arabası benimkinden daha eskidir.

Tom kocsija régibb az enyémnél.

Babamın yeni bir arabası var.

Apámnak új autója van.

Onun kaç tane arabası var?

Hány kocsija van?

Tom'un garajında üç arabası var.

- Tominak három kocsi áll a garázsában.
- Tominak három kocsija van a garázsban.

Tom'un bir arabası var mı?

Tamásnak van autója?

Tom'un arabası bir ağaca çarptı.

Tomi autójával nekimentek egy fának.

Tom'un arabası karşıda park edilmiştir.

Tom kocsija amott parkol.

Tom'un arabası tekrar ele geçirildi.

- Tamás gépkocsiját lefoglalta a bank.
- A bank rátette Tamás autójára a kezét.

Tom'un eski arabası sonunda bozuldu.

- Tomi öreg kocsija végül megadta magát.
- Tomi öreg járgánya végül kilehelte a lelkét.

Tom bir polis arabası çaldı.

Tomi elkötött egy rendőrautót.

Tom'un siyah bir arabası var.

Tomnak van egy fekete autója.

Bu Tom'un arabası değil mi?

Ez nem Tom autója?

Yeni arabası nasıl bir şey?

- Milyen az új kocsija?
- Hogy néz ki az új autója?

Arabası burada değil; öyleyse gitmiş olmalı.

Az autója nincs itt, tehát el kellett mennie.

Buradaki hiç kimsenin bir arabası yok.

Itt senkinek nincs autója.

Tom'un sarı bir spor arabası var.

- Tomnak van egy sárga sportkocsija.
- Tomnak sárga sportautója van.

Tom'un arabası benimkinden üç yaş büyük.

Tom kocsija három évvel öregebb az enyémnél.

Tom bir Japon arabası almak istiyor.

Tom japán autót akar venni.

Bunun kimin arabası olduğunu merak ediyorum.

- Azon tűnődöm, kié ez a kocsi.
- Ez meg kinek a kocsija lehet?
- Kié lehet ez az autó?

Tom'un arabası özel araba yoluna çekildi.

Tom autója épp behajtott a parkolóba.

- Tom arabası arızalanmamış olsaydı şimdi burada olacaktı.
- Arabası bozulmamış olsaydı Tom şimdiye kadar burada olurdu.

Tom már itt volna, ha a kocsija nem romlott volna el.

Cenaze arabası sekiz siyah at tarafından çekildi.

A halottaskocsit nyolc fekete ló húzta.

Tom, arabası bir ağaca çarptıktan sonra öldü.

Tomi életét vesztette, amikor a kocsija egy fának csapódott.

Bana Tom'un ne tür bir arabası olduğunu söyle.

Mondd meg, milyen autója van Tomnak!

Tom'un güçlükle trafiğe çıkabilecek ikici el bir arabası vardı.

Tominak volt egy használtan vett tragacsa, ami már alig működött.

Onun büyük bir evi ve iki tane arabası var.

Nagy háza és két kocsija van.

- O, bir Japon otomobiline sahiptir.
- Onun Japon malı bir arabası var.

Japán autója van.

Tom'un arabası en son onun eski karısı öldürülmeden önceki gün mahallede görüldü.

Tom autóját a volt felesége meggyilkolásának napja előtt látták utoljára a környéken.

- Tom Mary'ye ne tür bir otomobile sahip olduğunu sordu.
- Tom Mary'e ne tür bir arabası olduğunu sordu.

Tom megkérdezte Marytől, milyen autója van.