Translation of "Zamanların" in German

0.003 sec.

Examples of using "Zamanların" in a sentence and their german translations:

Zamanların değiştiğini düşünüyorum.

Ich denke, die Zeiten ändern sich.

Sagaları ; Fornaldarsögur, Eski Zamanların Sagaları var.

Sagas der Könige; Es gibt Fornaldarsögur, Sagen der alten Zeiten.

İşsiz sayısı tüm zamanların en yükseğindedir.

Die Anzahl der Arbeitslosen ist auf einem Allzeithoch.

Mavi balina bütün zamanların en büyük hayvanıdır.

Der Blauwal ist das größte Tier aller Zeiten.

Çamaşır makinesi tüm zamanların en büyük icatlarından biriydi.

Die Waschmaschine war eine der großartigsten Erfindungen aller Zeiten.

Yani bu aslında farklı zamanların bir birine olan orantısı

Das ist also eigentlich der Anteil der verschiedenen Zeiten

Hisse senedi fiyat endeksi, tüm zamanların en yükseğine yükseldi.

Der Aktienindex stieg auf ein Allzeithoch.

Avengers: Endgame, bütün zamanların en yüksek hasılatını yapan film oldu.

Avengers: Endgame ist offiziell der finanziell erfolgreichste Film aller Zeiten.

Michael Jackson'ın albümü Thriller, tüm zamanların en çok satan albümü.

Das Album „Thriller“ von Michael Jackson ist das meistverkaufte aller Zeiten.

Tüm zamanların en büyük tenisçisi kimdir, Roger Federer mi yoksa Rafael Nadal mı?

Wer ist der größte Tennisspieler aller Zeiten: Roger Federer oder Rafael Nadal?

Hayat bir devridaimdir. Kötü zamanlar içindeyken, iyi zamanların sana doğru yolda olduğuna inan.

Das Leben ist wie ein Kreislauf. Wenn du mal schwere Zeiten durchmachst, glaube daran, dass die guten Zeiten bereits auf dem Weg zu dir sind.

- Arkadaşlarım beni sessizce izliyorlardı ve, benim şaşkınlığımın onları güldürdüğü diğer zamanların aksine , onlar ciddi kaldılar.
- Ahbaplarım sessizce beni izliyorlardı ve şaşkınlığımın onları güldürdüğü diğer zamanların aksine bu defa ciddiyetlerini bozmadılar.

Meine Gefährten beobachteten mich schweigend und blieben – im Unterschied zu früheren Malen, da mein Erstaunen sie zum Lachen brachte – ernst.