Translation of "Temizlik" in German

Temizlik yapmayı sevmem.

Ich reinige nicht gerne.

Karım temizlik konusunda takıntılı.

Meine Frau ist putzwütig.

Onun temizlik takıntısı var.

Er hat einen Reinlichkeitsfimmel.

Bunu temizlik yaparken buldum.

Ich habe es beim Aufräumen gefunden.

Ben sadece temizlik yapıyorum.

Ich bin gerade beim Reinemachen.

Karımda temizlik takıntısı var.

Meine Frau hat einen Reinlichkeitsfimmel.

Tom bir temizlik manyağı.

Tom ist ein Sauberkeitsfanatiker.

Tom bir temizlik hastası.

Tom hat Angst vor Keimen.

Amonyak çoğunlukla temizlik ürünlerinde bulunur.

Ammoniak kommt oft in Reinigungsmitteln vor.

Birçok ev temizlik malzemeleri zehir içerir.

Viele Haushaltsreiniger enthalten Gift.

Tom senden sonra temizlik yapmaya devam edemez.

Tom kann nicht ständig hinter dir aufräumen.

Kalmanı ve temizlik yapmama yardım etmeni istiyorum.

Ich hätte es gern, dass du bliebest, um mir beim Aufräumen behilflich zu sein.

Tom kalmalıydı ve temizlik yapmamıza yardım etmeliydi.

Tom hätte bleiben sollen und uns beim Putzen helfen.

Yatakta yemekten vazgeç, senden sonra temizlik yapmaktan bıktım.

Hör auf im Bett zu essen, ich habe die Nase voll davon, dir hinterherzuputzen.

Yemek pişirmekten hoşlanırım ama sonrasında temizlik yapmayı sevmiyorum.

Ich koche zwar gern, doch das anschließende Aufräumen hasse ich.

İlkbahar bahçede temizlik yapmak için iyi bir zaman.

- Der Frühling ist eine gute Zeit, um den Garten auf Vordermann zu bringen.
- Der Frühling eignet sich gut, um den Garten in Ordnung zu bringen.

Gördüğünüz gibi, ben bir süredir evde herhangi bir temizlik yapmadım.

Wie du unschwer erkennen kannst, habe ich im Haus schon des Längeren nicht mehr aufgeräumt.

Yılbaşı için geri sayım başladı. Belki biraz daha temizlik yapmalıyız.

Der Countdown für das neue Jahr hat begonnen. Vielleicht sollten wir noch etwas aufräumen.

Benim robot, yemekler hazırlayacak,temizlik yapacak, bulaşıkları yıkayacak ve diğer ev işlerini yapacak.

Mein Roboter wird Essen machen, aufräumen, abwaschen und noch andere Hausarbeiten erledigen.

Daha iyi maaş ve daha iyi çalışma koşulları için temizlik emekçileri grevine barış içinde yardım etmek için oraya gitmişti.

Er ging dorthin, um den Müllmännern dabei zu helfen, friedlich für bessere Löhne und Arbeitsbedingungen zu streiken.