Translation of "Olabiliyor" in German

0.003 sec.

Examples of using "Olabiliyor" in a sentence and their german translations:

Bu akrepler ölümcül olabiliyor.

Diese Skorpione sind ziemlich tödlich.

Can kaybına sebep olabiliyor.

und können sogar Leben kosten.

Bazen takılma ve unutma olabiliyor

manchmal kann es stecken bleiben und vergessen

Bazen acayip bir adam olabiliyor.

Manchmal kann er ein seltsamer Junge sein.

Bu yukarıya tırmanmaktan çok daha tehlikeli olabiliyor

Es kann viel gefährlicher sein, als nach oben zu klettern

Zaten teknik olarak maksimum 500 metre olabiliyor dev dalganın uzunluğu

Technisch kann es maximal 500 Meter Länge der Riesenwelle sein

Ancak bazıları için, bu kırkayağın zehri daha yıkıcı etkilere neden olabiliyor.

Für andere haben die Bisse dieser Tausendfüßler schlimmere Auswirkungen.

Karaborsadaki finansal değeri altının yaklaşık iki misli olan gergedan boynuzu cezbedici olabiliyor.

Die Hörner bringen fast doppelt so viel wie Gold ein und der finanzielle Gewinn auf dem Schwarzmarkt ist verlockend.

Artık güvende, biraz da akıllandı. Bu yoğun, karanlık yağmur ormanlarında ayrı düşmemek zor olabiliyor.

In Sicherheit und etwas klüger geworden. Zusammenhalt ist eine Herausforderung in diesem dichten, dunklen Regenwald.