Translation of "Nakit" in German

0.011 sec.

Examples of using "Nakit" in a sentence and their german translations:

Nakit istiyorum.

- Ich will Bargeld.
- Ich will Bares.

Nakit ödeyebiliriz.

Wir können bar bezahlen.

- Nakit mi ödeyeceksiniz?
- Nakit mi ödeyeceksin?

Zahlen Sie in bar?

- Artık nakit para taşımıyorum.
- Artık nakit taşımıyorum.

Ich trage kein Bargeld mehr mit mir herum.

Ben nakit ödedim.

Ich bezahlte in bar.

Ben nakit öderim.

Ich zahle bar.

Tom nakit ödedi.

Tom hat bar bezahlt.

O nakit ödedi.

- Er hat bar bezahlt.
- Er zahlte bar.

Mary nakit ödedi.

Maria hat bar bezahlt.

Onlar nakit ödedi.

- Sie haben bar bezahlt.
- Sie zahlten bar.
- Sie zahlten in bar.
- Sie haben in bar bezahlt.
- Sie haben bar gezahlt.
- Sie haben in bar gezahlt.
- Sie bezahlten bar.
- Sie bezahlten in bar.

Nakit mi ödeyeceksiniz?

Zahlen Sie in bar?

Sadece nakit alıyoruz.

Wir nehmen nur Bargeld.

O bana nakit ödedi.

Er hat bar bezahlt.

Nakit bağışlar kabul edilecektir.

Bargeldspenden werden akzeptiert.

Bana nakit ödenmesini istiyorum.

Ich will in bar bezahlt werden.

Hiç nakit param yok.

Ich habe kein Bargeld.

Araba için nakit ödedim.

- Ich habe das Auto bar bezahlt.
- Ich habe den Wagen bar bezahlt.

Nakit ödeyebilirseniz memnun olurum.

Ich wäre zufrieden, wenn du bar zahlen würdest.

Tom nakit ödemek istemiyor.

Tom möchte nicht bar bezahlen.

Daima yanında nakit bulundur.

Nimm immer etwas Bargeld mit!

Şu an nakit sıkıntısı çekiyorum.

Ich bin im Moment knapp bei Kasse.

Vaktin nakit olduğu gerçekten söylenilmektedir.

Es heißt zu Recht, dass Zeit Geld sei.

Benim için, vakit nakit değildir.

Für mich ist Zeit kein Geld.

Biraz nakit paraya ihtiyacım var.

- Ich brauche Geld.
- Ich brauche Kohle.
- Ich brauche Bargeld.

Hayır. Ben nakit ödemek istiyorum.

Nein. Ich möchte bar zahlen.

Üzerimde hiç nakit para yok.

- Ich habe kein Bargeld bei mir.
- Ich habe kein Bargeld dabei.

Yanımda çok fazla nakit taşımam.

Ich habe nicht viel Bargeld dabei.

Vakit nakit değil, vakit hayattır.

Zeit ist nicht Geld - Zeit ist Leben.

Nakit olarak ödemek zorunda kaldım.

Ich musste in bar bezahlen.

Tom çok miktarda nakit taşımaz.

Tom hat nicht viel Bargeld dabei.

Dükkanda yalnızca nakit kabul ediyorlar.

Der Laden lässt nur Zahlungen in bar zu.

Nakit ödersem bir indirim olur mu?

Bekomme ich einen Rabatt, wenn ich bar bezahle?

Normalde nakit yerine kredi kartıyla öderim.

Normalerweise zahle ich eher mit Kreditkarte als bar.

Nakit mi ya da kredi kartı mı?

Bar oder mit Karte?

Her zamanki gibi onu fulle. Nakit ödeyeceğim.

Einmal mit Normal volltanken. Zahle bar.

Tom genellikle her şeyi nakit olarak öder.

Tom bezahlt gewöhnlich alles in bar.

Ödeme sistemleri narin ve dengesizdir - Nakit daha güvenlidir.

Zahlungssysteme sind labil – Bargeld ist sicher.

ABD'de, insanların nakit ödeme yerine bir çek yazmaları yaygındır.

In den Vereinigten Staaten ist es üblich, Schecks zu schreiben, statt bar zu bezahlen.

- Peşin ödersem indirim yapıyor musunuz?
- Nakit ödersem, indirimli alabilir miyim?

- Könnte ich einen Rabatt bekommen, wenn ich bar bezahle?
- Könnte ich einen Barzahlungsrabatt bekommen?

Ben her zaman nakit yerine seyahat çekleri ile seyahat ederim.

Ich verreise immer mit Reiseschecks anstelle von Bargeld.

Pek çok insan para çekmek için nakit para çekme makineleri kullanıyor.

Viele Leute benutzen Geldautomaten, um Geld abzuheben.