Translation of "Isimlerini" in German

0.005 sec.

Examples of using "Isimlerini" in a sentence and their german translations:

Onların isimlerini bilmiyorum.

Ich kenne ihre Namen nicht.

Tony onların isimlerini bilmiyordu.

Tony wusste nicht, wie sie hießen.

Sadece öğrencilerin isimlerini ezberleyemiyorum.

Ich kann mir die Namen der Studenten einfach nicht merken.

Tom arkadaşlarının isimlerini hatırlıyor.

Tom erinnert sich an die Namen seiner Freunde.

İnsanların isimlerini sürekli unutuyorum.

Ich vergesse ständig die Namen von Leuten.

Onların tüm isimlerini hatırlayamıyorum.

Ich kann mich nicht an alle ihre Namen erinnern.

Ben tüm isimlerini biliyorum.

Ich kenne alle ihre Namen.

Göçmenlerin çoğu isimlerini değiştirdiler.

Viele Migranten haben ihre Namen geändert.

Tom onların isimlerini bilmiyordu.

- Tom kannte ihre Namen nicht.
- Tom wusste nicht, wie sie heißen.
- Tom wusste nicht, wie sie hießen.

- İnsanların isimlerini hep unutuyorum.
- Ben her zaman insanların isimlerini unutuyorum.

- Ich vergesse immer die Namen der Leute.
- Ich vergesse immer die Namen von Leuten.

Öğrencilerin isimlerini alfabetik sıraya göre sınıflandırmalıyız.

Wir sollen die Namen der Studenten alphabetisch ordnen.

Kedilerimize Tom ve Jerry isimlerini verdik.

Wir haben unsere Katzen Tom und Jerry genannt.

Hamile kız kardeşimle bebek isimlerini tartıştık.

Ich sprach mit meiner schwangeren Schwester über Babynamen.

Biz öğrencilerin isimlerini alfabetik olarak sıralamalıyız.

Wir sollen die Namen der Studenten alphabetisch ordnen.

Borçlarını ödemiş olan insanların isimlerini listeden silin.

Streiche die Leute, die ihre Schulden beglichen haben.

Tom genellikle insanların isimlerini yanlış telaffuz eder.

Tom spricht Personennamen oft falsch aus.

Bay ve bayan garsonların ilk isimlerini kullanarak kendilerini tanıtması gelenekseldir.

Es ist üblich, dass sich Kellner und Kellnerinnen nur mit ihrem Vornamen vorstellen.

Hristiyan dinine göre yedi ölümcül günahın isimlerini ezberden okuyabilir misin?

Kannst du die Namen der sieben Todsünden in der christlichen Religion aufsagen?

Tom'un o kadar çok arkadaşı var ki onların hepsinin isimlerini hatırlayamıyor.

Tom hat so viele Freunde, dass es sich nicht alle Namen merken kann.

Tom'un bir ablası, Mary ve iki küçük kız kardeşi var ama onların isimlerini hatırlayamıyorum.

Tom hat eine ältere Schwester, Maria, und zwei jüngere Schwestern, aber ich kann mich an ihre Namen nicht erinnern.

Tom'un Mary adlı bir ablası ve iki küçük kız kardeşi var ama ben onların isimlerini hatırlamıyorum.

Tom hat eine ältere Schwester, Maria, und zwei jüngere Schwestern, doch wie die heißen, weiß ich nicht mehr.

- David'in o kadar çok kız arkadaşları var ki o onların isimlerinin hepsini hatırlayamıyor.
- David'in isimlerini aklında tutamayacağı kadar kız arkadaşı var.

David hat so viele Freundinnen, dass er sich nicht alle ihre Namen merken kann.