Translation of "Ayakkabılar" in German

0.019 sec.

Examples of using "Ayakkabılar" in a sentence and their german translations:

Ayakkabılar nerede?

Wo sind die Schuhe?

Ayakkabılar cilalanmalı.

Die Schuhe müssen geputzt werden.

Ayakkabılar pahalıdır.

Schuhe sind teuer.

- Bu ayakkabılar Tom'a aittir.
- Bu ayakkabılar Tom'unki.

Diese Schuhe gehören Tom.

Sizin ayakkabılar burada.

- Deine Schuhe sind hier.
- Hier sind deine Schuhe.

Benim ayakkabılar yıpranmış.

Meine Schuhe sind abgetragen.

Bu ayakkabılar onun.

- Diese Schuhe sind ihre.
- Diese Schuhe gehören ihr.

Bu ayakkabılar ışıklı.

Diese Schuhe haben Leuchten.

Ayakkabılar deriden yapılmıştır.

- Die Schuhe sind aus Leder.
- Die Schuhe sind aus Leder hergestellt.

Bu ayakkabılar uymaz.

Diese Schuhe passen nicht.

İyi ayakkabılar pahalıdır.

Gute Schuhe sind teuer.

Bu ayakkabılar çok pahalı.

Diese Schuhe sind zu teuer.

Bu ayakkabılar eski modadır.

Diese Schuhe sind altmodisch.

Bu ayakkabılar bana ait.

- Diese Schuhe gehören mir.
- Mir gehören diese Schuhe.

Bu ayakkabılar ayaklarıma uyuyor.

Diese Schuhe passen meinen Füßen.

Bu ayakkabılar kaç numara?

Welche Größe haben diese Schuhe?

Bu ayakkabılar bana uymuyor.

- Diese Schuhe passen mir nicht.
- Dieses Paar Schuhe passt mir nicht.

Bu ayakkabılar ne kadar?

Was kosten diese Schuhe?

O, eski ayakkabılar giydi.

- Er trug alte Schuhe.
- Er hatte alte Schuhe an.

Bu ayakkabılar İtalya'da yapılmıştır.

Diese Schuhe wurden in Italien hergestellt.

Bu ayakkabılar beni öldürüyor.

Diese Schuhe bringen mich um!

Bu ayakkabılar biraz gevşek.

Diese Schuhe sind etwas groß.

Bu ayakkabılar ayaklarıma uymaz.

Diese Schuhe passen mir nicht.

Bu ayakkabılar çok sıkı.

Diese Schuhe sind zu eng.

Bu ayakkabılar İtalya'da yapılır.

Diese Schuhe wurden in Italien hergestellt.

Burada güzel ayakkabılar bulmalısın.

- Hier solltest du schöne Schuhe finden.
- Hier solltest ihr nette Schuhe finden.
- Hier sollten Sie gute Schuhe finden.

O, beyaz ayakkabılar giydi.

Sie hatte weiße Schuhe an.

Bu ayakkabılar Tom'a aittir.

Diese Schuhe gehören Tom.

Bu ayakkabılar çok dar. Acıtıyorlar.

Diese Schuhe sind zu eng. Sie tun weh.

Bunlar gördüğüm en çirkin ayakkabılar.

Das sind die hässlichsten Schuhe, die ich je gesehen habe!

O koyu kahverengi ayakkabılar giyiyordu.

Sie trug dunkelbraune Schuhe.

Bu ayakkabılar mükemmel şekilde uyuyor.

Diese Schuhe passen wie angegossen.

Bu ayakkabılar hakkında ne düşünüyorsun?

- Wie findest du diese Schuhe?
- Wie findet ihr diese Schuhe?
- Wie finden Sie diese Schuhe?

Ayakkabılar için favori rengin nedir?

- Welche Farbe gefällt dir bei Schuhen am besten?
- Was ist bezüglich Schuhen deine Lieblingsfarbe?

Bu ayakkabılar benim için çok küçük.

Diese Schuhe sind mir zu klein.

Bu ayakkabılar benim için çok büyük.

- Diese Schuhe sind zu groß für mich.
- Diese Schuhe sind mir zu groß.

Bu ayakkabılar için otuz dolar ödedim.

Für diese Schuhe habe ich dreißig Dollar bezahlt.

Bu ayakkabılar koşu için uygun değil.

Diese Schuhe sind nicht zum Laufen geeignet.

Bu ayakkabılar benim için yeterince büyük.

- Diese Schuhe sind mir groß genug.
- Diese Schuhe sind ausreichend groß für mich.

O ayakkabılar bu takım elbiseyle gitmez.

Diese Schuhe passen nicht zu dem Anzug.

Ayakkabı mağazasında yeni ayakkabılar satın aldım.

Ich habe mir in dem Schuhgeschäft neue Schuhe gekauft.

O ayakkabılar senin üzerinde harika görünüyor.

Diese Schuhe stehen dir wahnsinnig gut.

Şunlar şimdiye kadar gördüğün en pahalı ayakkabılar.

Das sind die teuersten Schuhe, die ich je gesehen habe.

Siyah ayakkabılar için çok yaygın bir renktir.

Schwarz ist eine weitverbreitete Schuhfarbe.

- Onlar yeni ayakkabı mı?
- Onlar yeni ayakkabılar mı?

Sind das neue Schuhe?

Bulunan şeyler arasında şemsiyeler, ayakkabılar ve mendiller vardı.

Man fand unter anderem Regenschirme, Schuhe und Taschentücher.

Siyah ayakkabılar, takım elbise ile çok iyi gitti.

Die schwarzen Schuhe passten sehr gut zu dem Anzug.

- Onların yeni ayakkabılara ihtiyacı var.
- Onlara yeni ayakkabılar lazım.

Sie brauchen neue Schuhe.