Translation of "Alamayacak" in German

0.003 sec.

Examples of using "Alamayacak" in a sentence and their german translations:

O galiba ödülü alamayacak.

Sie wird wohl den Preis nicht erhalten.

Bisiklet alamayacak kadar fakir değil.

Er ist nicht zu arm, um ein Fahrrad zu kaufen.

Bir sürücü belgesi alamayacak kadar çok genç.

Sie ist zu jung, um einen Führerschein zu bekommen.

İsimler de üstü çizilebilir. Bu adaylar daha sonra herhangi bir oy alamayacak.

Es dürfen auch Namen durchgestrichen werden.  Diese Kandidaten erhalten dann keine Stimmen.

- O, ekmek alamayacak kadar fakirdi.
- O, o kadar fakirdi ki ekmek alamıyordu.

Er war so arm, dass er kein Brot kaufen konnte.