Translation of "Yapmayın" in French

0.008 sec.

Examples of using "Yapmayın" in a sentence and their french translations:

Yapmayın

ne pas

Yapmayın güzel kardeşim yapmayın

Ne le fais pas, beau frère, ne le fais pas

Bunu yapmayın.

Ne faites pas cela.

Bunu yapmayın!

Ne faites pas cela !

Bunu yapmayın

Ne faites pas cela

Yapmayın artık

Ne le fais plus

Gürültü yapmayın.

Ne fais pas de bruit.

Gösteriş yapmayın.

- Arrête de frimer !
- Arrête de te la péter !

Gürültü yapmayın!

- Ne faites pas de bruit !
- Ne faites pas un bruit !

Hatalar yapmayın!

Ne faites pas de fautes !

Yapmayın işte bunu

Ne fais pas ça

Kutlama yapmayın, lütfen!

- Ne faites pas de cérémonies, je vous prie !
- Ne fais pas de cérémonies, je te prie !

Etrafta şaka yapmayın.

Cesse de blaguer.

Lütfen bunu yapmayın.

S'il vous plaît, non !

Hiç gürültü yapmayın.

Ne faites pas le moindre bruit.

Şimdi onu yapmayın.

- Ne fais pas ça maintenant.
- Ne faites pas cela maintenant.

Pireyi deve yapmayın.

Ne va pas chercher midi à quatorze heures.

Burada karalama yapmayın.

- Ne gribouille pas ici !
- Ne gribouillez pas ici !

Hayır, bunu yapmayın.

Non, ne faites pas ça.

Ani hareket yapmayın.

Ne fais pas de mouvements brusques.

Güzelliği hoşgörüyü bozuyorsunuz. Yapmayın!

vous perturbez la beauté et la tolérance. Ne fais pas ça!

Bu kadar gürültü yapmayın.

- Ne fais pas autant de bruit.
- Ne faites pas tant de bruit.

O konuda şaka yapmayın.

Ne fais pas de blagues à ce sujet.

Aptalca bir şey yapmayın.

- Ne fais rien de stupide.
- Ne faites rien de stupide.

Lütfen fazla gürültü yapmayın.

S'il vous plaît ne faites pas tant de bruit.

Böyle bir raket yapmayın!

Ne fais donc pas un tel vacarme !

Yapmayacağım bir şeyi yapmayın.

Ne fais rien que je ne ferais.

- Onu yapma.
- Yapmayın!
- Yapma!

- Ne le fais pas !
- Ne le faites pas !

Çocuklar, hiç gürültü yapmayın?

Les garçons, ne faites pas de bruit.

- Panik yapmayın!
- Panik yapma!

- Ne panique pas !
- Ne paniquez pas !

Odada çok fazla gürültü yapmayın.

Ne fais pas autant de bruit dans la pièce.

Yapmayın! Bu aptalca ve tehlikeli.

- Ne le fais pas ! C'est stupide et dangereux.
- Ne le faites pas ! C'est stupide et dangereux.

Hiç gürültü yapmayın, ders çalışıyorum.

Ne faites pas de bruit. J'étudie.

Asla bu odada gürültü yapmayın.

Ne jamais faire de bruit dans cette pièce.

Ben gelene kadar hiçbir şey yapmayın.

Ne fais rien avant que je vienne.

Lütfen bir daha bunu asla yapmayın.

- Je te prie de ne plus jamais refaire ça.
- Je vous prie de ne plus jamais refaire ça.

İngilizceden Japoncaya kelimesi kelimesine çeviri yapmayın.

- Ne traduisez pas mot à mot de l'anglais au japonais.
- Ne traduis pas mot à mot de l'anglais en japonais.

- Lütfen onu yapmayın.
- Lütfen bunu yapma.

S'il te plaît, ne fais pas ça.

Gerçekten yapmak istemediğiniz bir şeyi yapmayın.

Ne faites pas quoi que ce soit que vous ne voulez pas faire.

Daha sonra pişman olabileceğiniz bir şey yapmayın.

Ne fais rien que tu regretterais après coup.

Herhangi bir gürültü yapmayın yoksa kuşları korkutup kaçıracaksınız.

Ne fais pas de bruit ou tu effraieras les oiseaux.

Sadece bunu siz ve gerçekliğin arasındaki bir engel yapmayın.

Ne la laissez pas être une barrière entre vous et la réalité.

- Lütfen bunu yapma.
- Lütfen bunu yapmayın.
- Bunu lütfen yapma.

- S'il vous plaît, non !
- S'il te plaît, ne fais pas ça.

Dikkat, panik yapmayın! Elektrik birkaç dakika içinde tekrar gelecek.

Attention, ne paniquez pas! L'électricité sera rétablie dans quelques minutes.

Zor olduğunu biliyoruz, ama lütfen çeviriyi kelimesi kelimesine yapmayın.

Nous savons que c'est difficile mais, s'il vous plaît, ne traduisez pas de manière littérale.

- Dikkat çekmek için kendine bir şey yapma.
- Kendinize dikkat çekmek için bir şey yapmayın.

Ne fais rien pour attirer l'attention.