Translation of "Ilaçlar" in French

0.004 sec.

Examples of using "Ilaçlar" in a sentence and their french translations:

Olamaz, ilaçlar nerede?

Oh non ! Où sont les médicaments ?

İlaçlar hayatınızı mahvedebilir.

- La drogue peut foutre ta vie en l'air.
- La drogue peut détruire ta vie.

İlaçlar büyümeyi hızlandırdı.

Les médicaments accéléraient la croissance.

Dozlar ve ilaçlar bana göre.

avec les doses et les médicaments faits pour moi.

Bazı ilaçlar bize zarar verir.

Certains médicaments nous sont nuisibles.

İlaçlar modern toplumun bir kanseridir.

La drogue est un cancer de la société moderne.

- Biz bu eczanede jenerik ilaçlar satmıyoruz.
- Biz bu eczanede eşdeğer ilaçlar satmıyoruz.

Nous ne vendons pas de génériques dans cette pharmacie.

Ancak bir süre sonra ilaçlar tükendi

Puis la pharmacie d'État s'est retrouvée à court

Belki yeni ilaçlar, yepyeni ulaşım araçları

Peut-être de nouveaux médicaments, de nouveaux moyens de transport,

Her biri tek mikro ilaçlar ihtiva ediyor.

contenant chacun des micro-médicaments individuels.

Yaşlı adam kalbi için güçlü ilaçlar alıyor.

L'homme plus âgé prend des médicaments forts pour son cœur.

İlaçlar da gayet serin. Onları mağarada serin tuttuk.

et les médicaments étaient bien au frais dans la grotte.

Burada bir yılan var ve tüm ilaçlar... Mahvolmuş.

Il y a un serpent, et tous les médicaments sont sens dessus dessous.

Gittikçe daha fazla doktor yeni ilaçlar kullanmaya başladı.

De plus en plus de médecins ont commencé à utiliser les nouveaux médicaments.

Hasta yeni ilaçlar almasına rağmen daha iyi hissetmiyor.

Le patient ne se sentit pas mieux d'avoir pris les nouveaux médicaments.

Ve bu ilaçlar için iyi olurdu. İçerisi çok serin.

Ce serait bien pour les médicaments, car il y fait frais.

Ve bu ilaçlar için de iyi olur. İçerisi çok serin.

Ce serait bien pour les médicaments, car il y fait frais.

İlaçlar bu orman sıcağında uzun süre dayanmaz. Yani, vakit çok önemli.

Les médicaments ne se conserveront pas par cette chaleur. Le temps presse.

ABD'de, morfin türevi ilaçlar trafik kazalarından daha fazla ölüme neden olmaktadır.

Les opiacés font, aux USA, plus de victimes que les accidents de voiture.

Bu ilaçlar için iyi olmaz. Onları serin tutmak için başka bir plana ihtiyacımız var.

Les médicaments vont se perdre. Il faudra trouver un moyen de les garder au frais.

Ama burası oldukça yavaş bir güzergâh ve de havanın sıcak olması ilaçlar için bir sorun.

Ce n'est pas rapide comme chemin, et, vu la chaleur, c'est mauvais pour les médicaments.

Bu da ilaçlar için iyi olmaz. Onları serin tutmak için başka bir plana ihtiyacımız var.

Les médicaments vont se perdre. Il faudra trouver un moyen de les garder au frais.

Bu mağarada kamp yapabiliriz ve bu ilaçlar için de iyi olur. İçerisi çok daha serin.

On pourrait camper dans la grotte. Ce serait bien pour les médicaments, car il y fait frais.