Examples of using "Hoşlandıklarını" in a sentence and their french translations:
Onların benden hoşlandıklarını sanmıyorum.
- Je ne pense pas qu'ils m'apprécient. - Je ne pense pas qu'elles m'apprécient.
- Çinli bayan arkadaşlarımın onları disipline sokmamdan hoşlandıklarını biliyorum. - Çinli kadın arkadaşlarımın onları yola getirmemden zevk aldıklarını biliyorum.
Je sais que mes amies chinoises aiment bien quand je les corrige.