Translation of "Yenmek" in English

Yenmek kolay olmayacak.

I won't be easy to beat.

Onları yenmek istiyorum.

I want to beat them.

Tom'u yenmek imkansızdır.

Tom is impossible to beat.

Tom'u yenmek zor.

Tom is hard to beat.

Onu yenmek zorundayım.

I have to defeat him.

Düşmanlarımızı yenmek zorundayız.

- We must defeat our enemies.
- We have to defeat our enemies.
- We have to defeat our foes.

Rakiplerimizi yenmek zorundayız.

- We must defeat our opponents.
- We have to defeat our opponents.

Tom'u yenmek zor olacak.

- Tom will be difficult to beat.
- It's going to be difficult to beat Tom.

Ben onu yenmek istiyorum.

I want to beat her.

Düşmanı yenmek için birleşmeliyiz.

We must band together to defeat the enemy.

O rekoru yenmek istiyorum.

I want to beat that record.

Amacı içten yanmalı motorları yenmek

defeating combustion engines.

Düşmanı yenmek için birleşmemiz gerekir.

We need to band together to beat the enemy.

Onları yenmek için çok çalıştık.

We practiced very hard to beat them.

Tom yenmek için sert olacak.

- Tom will be tough to beat.
- Tom is going to be tough to beat.

Onları yenmek istiyorsak düşmanlarımızı bilmemiz gerek.

It is necessary to know our enemies if we want to defeat them.

Matematiği anlamak için beynimi yenmek zorundayım.

I have to beat my brains out to understand math.

Japonya'ya gidip Mahjong'da Japonları yenmek istiyorum.

I hope to go to Japan and beat the Japanese in mahjong.

Diğer takımı yenmek hiç kolay değil.

Beating the other team was no sweat at all.

Onları yenmek için, çok sıkı antrenman yaparız.

In order to beat them, we practice very hard.

- Ben Tom'u yenmek istiyorum.
- Tom'a dayak atmak istiyorum.

I want to beat Tom.

- Herkes bizi dövmek istiyor.
- Herkes bizi yenmek istiyor.

Everyone wants to beat us.

- Tom'u yenmek kolay olmayacak.
- Tom'u dövmek kolay olmayacak.

It won't be easy to beat Tom.

Tüm Dünya'ya biz bu virüsü yenmek üzereyiz mesajını verdi

He gave the message to the World that we are about to defeat this virus

Ortak düşmanı yenmek için birlikte dövüşmek zorunda olduklarını biliyorlardı.

They knew they must fight together to defeat the common enemy.

Beni yenmek için bundan çok daha iyisini yapman lazım.

In order to defeat me you have to do much better than that.

Müttefik askeri liderler Japon planını yenmek için bir yol buldu.

Allied military leaders found a way to defeat the Japanese plan.

Harici düşmanları yenmek yetmez, dahili düşmanları da imha etmek lazımdır.

It is not enough to defeat our external enemies, it is also necessary to exterminate our internal enemies.