Translation of "Yalanlar" in English

0.007 sec.

Examples of using "Yalanlar" in a sentence and their english translations:

Küçük yalanlar

little lies

Yalanlar söylüyorsun.

You've been telling lies.

Tom yalanlar söylüyor.

Tom has been telling lies.

Yine yalanlar söylüyorsun.

You're telling lies again.

Üç çeşit yalan vardır: yalanlar, lanetli yalanlar ve istatistikler.

There are three kinds of lies: lies, damned lies, and statistics.

O, kasıtlı yalanlar söyledi

He told deliberate lies.

Yalanlar yalanlara neden olur.

Lies beget lies.

Gerçekler acı, yalanlar tatlıdır.

Truth is bitter; lies are sweet.

Tom afili yalanlar söylüyor.

Tom lies like a eulogy.

Hakikat, yalanlar imparatorluğunda hainliktir.

Truth is treason in the empire of lies.

O, bana yalanlar söylemememi söyledi.

She told me not to tell lies.

O, yalanlar söylemeye devam etti.

He kept on telling lies.

Küçük sırlar büyük yalanlar yapar.

Small secrets make big lies.

Bana yalanlar söylemekten vazgeçmeni istiyorum.

I hope you stop telling me lies.

Tom yalanlar söylemeye devam etti.

Tom kept on telling lies.

Gerçek nerede biter ve yalanlar başlar?

Where does the truth end and the lies begin?

Yalanlar daha fazla yalanlara sebep olur.

Lies beget more lies.

Yalanlar söyleyerek yaşamayı nasıl başardığını bilmiyorum.

I do not know how she manages to live telling lies.

Tom artık yalanlar söylememeye söz verdi.

Tom promised not to tell any more lies.

Gerçek ve yalanlar arasındaki farkı söylemek zor.

It's hard to tell the difference between the truth and lies.

O, çocuğun yalanlar söyleme alışkanlığını düzeltmeye çalıştı.

She has tried to correct the child’s habit of telling lies.

O ona söylediğin tüm yalanlar hakkında çok üzgün.

She's very upset about all the lies you told her.

Kızlar Mary hakkında birçok uydurma söylenti ve yalanlar yaydılar.

The girls spread many false rumors and lies about Mary.

Ama bu bir başarısızlık değil, bu bir yalanlar topluluğu değil.

But it's not a failure, it's not a bunch of lies.

Ne kadar saklamaya çalışırsan çalış, yalanlar her zaman ortaya çıkar.

However long you try to hide it, the lies will come out anyway.

Geçmişte bir arkadaşa bakıp çıkacaktım ile başlayıp günümüze kadar gelişerek gelen yalanlar

Lies that started with a friend in the past, started with