Translation of "Yaklaştığını" in English

0.003 sec.

Examples of using "Yaklaştığını" in a sentence and their english translations:

Helikopterlerin yaklaştığını duyabiliyorduk.

We could hear helicopters approaching.

Tom birinin yaklaştığını duydu.

Tom heard someone approaching.

Tom gardiyanın yaklaştığını duydu.

Tom heard the guard approaching.

Tom Mary'nin yaklaştığını gördü.

Tom saw Mary approaching.

Onlar soğuk havanın yaklaştığını hissedebilir.

They can sense the approach of cold weather.

Tom ayak seslerinin yaklaştığını duydu.

Tom heard footsteps approaching.

Gazete bir tayfunun yaklaştığını söyledi.

The newspaper said that a typhoon was approaching.

Onlar düşmanın yaklaştığını görünce alarm çaldılar.

They sounded the alarm when they saw the enemy approaching.

Tom sirenlerin yaklaştığını duydu ve kaçtı.

Tom heard sirens approaching and ran off.

Zengin tüccar ölüm saatinin yaklaştığını hissetti.

The rich merchant felt the hour of his death approaching.

Bu görüşmenin saçma seviyesine yaklaştığını düşünüyorum.

I think this debate is getting close to the level of the absurd.

Bugünkü gazete büyük bir tayfunun yaklaştığını söylüyor.

Today's paper says that a big typhoon is approaching.

Tom'un arabasının yaklaştığını duydum fakat o henüz içeri gelmedi.

I heard Tom's car drive up, but he hasn't come in yet.

Hannibal ordunun kendisine yaklaştığını, Servilius henüz Flaminius'un kaybettiğini öğrenmeden öncesinde biliyordu.

Hannibal learned of their movement even before Servilius knew about Flaminius' defeat.

...düşmanın yaklaştığını kaçırmaları işten bile değil. Bu, dişi aslan için en iyi fırsat olabilir.

it's all too easy to miss their enemy's approach. This may be the lioness’s best chance.