Translation of "Yüzecek" in English

0.003 sec.

Examples of using "Yüzecek" in a sentence and their english translations:

"Yarın yüzecek mi?" "Evet, yüzecek."

"Is he going to swim tomorrow?" "Yes, he is."

- Onunla yüzecek misin?
- Onunla birlikte yüzecek misin?

Will you swim with him?

Sanırım Tom yüzecek.

- I assume that Tom will swim.
- I assume Tom will swim.

Tom yüzecek mi?

Is Tom going to swim?

Onlarla yüzecek misin?

Will you swim with them?

Onunla yüzecek misin?

Will you swim with her?

Tom'la yüzecek misin?

Will you swim with Tom?

Yarın yüzecek misin?

Will you swim tomorrow?

Tom yarın yüzecek mi?

Is Tom going to swim tomorrow?

Kim en hızlı yüzecek?

- Who will swim most quickly?
- Who will swim the fastest?

Koç yüzecek oyuncuları bekliyordu.

The coach was waiting for the players to swim.

- Yüzecek misin?
- Yüzer misin?

Will you swim?

Kim en hızlı şekilde yüzecek?

Who will swim most quickly?

Malzeme suyun içinde yüzecek kadar hafiftir.

The material is light enough to float in water.

- Sami canlı canlı derimi soyacak.
- Sami diri diri derimi yüzecek.

Sami is gonna skin me alive.

- Yüzmeye vaktim olmadı.
- Yüzecek zamanım olmadı.
- Yüzmek için zamanım yoktu.

I didn't have time to swim.

"Garson, bu sinek çorbamda ne yapıyor?" "Bana sırtüstü yüzecek gibi geliyor, bayım!"

"Waitress, what's this fly doing in my soup?" "Looks to me to be backstroke, sir!"