Translation of "Severiz" in English

Ağaçları severiz.

We love trees.

Müşterilerimizi severiz.

We love our customers.

Kar severiz.

- We like snow.
- We like the snow.

Çoğumuz sezgilerimizi severiz

Most of us love our intuition,

Elma yemeyi severiz.

We love eating apples.

Bizi sevenleri severiz.

We love those who love us.

Biz kahveyi severiz.

We like coffee.

Hepimiz onu severiz.

All of us like her.

Biz kızları severiz.

We like girls.

Biz Avustralya'yı severiz.

We love Australia.

Çamurda oynamayı severiz.

- We like playing in mud.
- We like to play in the mud.

Biz çocukları severiz.

We like children.

Biz dövüşmeyi severiz.

We like to fight.

Yardım etmeyi severiz.

We like to help.

Biz dairemizi severiz.

We like our apartment.

Biz ülkemizi severiz.

We love our country.

Biz yaptığımızı severiz.

We love what we do.

Kuşları gözlemeyi severiz.

We like to observe birds.

Dağa tırmanmayı severiz.

We love to climb mountains.

Biz jazz severiz.

We like jazz.

Biz okyanusta yüzmeyi severiz.

We like swimming in the ocean.

Biz pikniği çok severiz.

We adore picnics.

Biz pikniklere gitmeyi severiz.

We love going on picnics.

Biz kültürel haftaları severiz.

We like the cultural weeks.

Biz Çin yemeğini severiz.

We like Chinese food.

Klasik müzik dinlemeyi severiz.

We love listening to classical music.

Hepimiz bisiklet sürmeyi severiz.

We all like to ride bikes.

Biz buraya gelmeyi severiz.

We love coming here.

Biz gündelikçi olmayı severiz.

We like to be casual.

Hepimiz yarışma pistlerini severiz.

We all love lists.

Hepimiz Sami'yi çok severiz.

We all adore Sami.

Biz bu evi severiz.

We love this house.

İkimiz parti yapmayı severiz.

We both like to party.

Biz piknikleri gerçekten çok severiz.

We really like picnics a lot.

Derslerimizden en çok İngilizceyi severiz.

We like English the best of all our subjects.

Yazın, açık hava sporlarını severiz.

In the summer, we enjoy outdoor sports.

Tom ve ben birbirimizi severiz.

Tom and I love each other.

Biz gemiyle seyahat etmeyi severiz.

We like to travel by boat.

Bob'u Tom'dan daha çok severiz.

We love Bob more than Tom.

Bir kedimiz var. Hepimiz kedileri severiz.

We have a cat. We all love cats.

- Elma yemeyi severiz.
- Elma yemeyi severim.

I like to eat apples.

- Hepimiz Tom'u seviyoruz.
- Hepimiz Tom'u severiz.

We all love Tom.

Tom ve ben hala birbirimizi severiz.

Tom and I still love each other.

Biz lahana hariç tüm sebzeleri severiz.

We like all vegetables except cabbage.

Biz işleri kendi başımıza yapmayı severiz.

We like doing things on our own.

Tom ve ben aynı şeyleri severiz.

Tom and I like the same things.

Tom ve ben dans etmeyi severiz.

Tom and I like to dance.

- Tom ve ben ikimizde golf oynamayı severiz.
- Hem Tom hem de ben golf oynamayı severiz.

- Tom and I both like to play golf.
- Both Tom and I like to play golf.

Tom ve ben ikimiz de yelkenciliği severiz.

- Tom and I both like sailing.
- Both Tom and I like sailing.

Tom ve ben aynı tür müziği severiz.

Tom and I like the same kind of music.

Tom ve ben birlikte badminton oynamayı severiz.

Tom and I like to play badminton together.

Tom da ben de Kore yemeklerini severiz.

- Both Tom and I like Korean food.
- Tom and I both like Korean food.

Hem Tom hem de ben kamp yapmayı severiz.

- Both Tom and I like camping.
- Tom and I both like camping.

Tom ve ben ikimiz de atlara binmeyi severiz.

- Tom and I both like riding horses.
- Both Tom and I like riding horses.

Neden kendi karılarımızı sevmemeliyiz? Biz başka insanların karılarını severiz.

- Why not love one's own wife? We even love others'.
- Why should we not love our own wives? We do love other people's wives.

Tom ve ben her ikimiz de Çin yemeklerini severiz.

Tom and I both love Chinese food.

"Nefret ederiz ve severiz, peki ama neden, bilen var mı?" - Catullus.

"We hate and we love; can one tell me why?" – Catullus.

Biz neredeyse bilmeden, hissetmeden annemiz severiz, çünkü o yaşamak kadar doğaldır.

We love our mother almost without knowing it, without feeling it, as it is as natural as to live.

- Tom da ben de nostaljik filmleri severiz.
- Hem Tom hem de ben eski filmleri seviyoruz.

- Tom and I both like old movies.
- Both Tom and I like old movies.