Translation of "Performans" in English

Performans sonrasında performans öncesine göre

They were more likely to give a positive response

performans sergilemedi.

few years.

Performans başladı mı?

Has the performance started yet?

Ne olağanüstü bir performans.

What a remarkable performance!

Performans 8.00'de başladı.

The performance began at 8:00.

Performans hoşuna gitti mi?

Did you enjoy the performance?

Tom iyi performans göstermedi.

Tom didn't perform well.

Bir TED konferansı, bir performans

a TED conference, performance,

Performans saat 8.00'de başlayacak.

The performance will begin at 8:00.

Tom iyi bir performans verdi.

Tom gave a good performance.

Tom müthiş bir performans verdi.

Tom gave a terrific performance.

Perde kalktı ve performans başlamıştı.

The curtain was up and the performance had started.

Performans iki buçuk saat sürer.

The performance lasts two and a half hours.

Performans seyirciden müthiş bir alkış aldı.

The performance got get terrific applause from the audience.

Yetenek ve performans iki farklı şeydir.

Competence and performance are two different things.

Ben stres altında iyi performans vermiyorum.

I don't perform well under stress.

Tom birinci sınıf bir performans gösterdi.

Tom gave a first-class performance.

Senin için özel bir performans göstereceğim.

I'll hold a special performance for you.

- Tony performans gösteriyor.
- Tony sahneye çıkıyor.

Tony is performing.

Tom 2013 yılında performans göstermeye başladı.

Tom began performing in the 2013.

SY: Burada geçmiş performans çok iyi değil.

SY: Well, here the track record isn't too good.

O, üniversite çalışmasında iyi bir performans sergiliyor.

He is doing well in his college work.

Tom okulda oldukça iyi bir performans gösteriyor.

Tom has been doing quite well in school.

Ekonomik kalkınmada çok iyi performans göstermesinin temel nedeni

have performed so spectacularly well in economic development,

Çalışanların mükemmel performans için nasıl tanınabileceğini söyleyebilir misiniz?

Can you say how employees may be recognized for excellent performance?

Haftada iki gece bir caz kulübünde performans sergiliyor.

He performs in a jazz club two nights a week.

Performans çok iyi olsa bile, hâlâ projeyi bıraktığımızı söylerim.

Even if the performance is good, I still say we drop the project.

Bu saygın bir performans oldu, ama kesinlikle heyecan verici değildi.

That was a respectable performance, but it definitely wasn't sensational.

Tom ayda birkaç kez bir caz grubu ile performans sergiliyor.

Tom performs with a jazz band several times a month.

Türk takımı iyi bir performans gösterdi, hepimizi sevindirdi. Ancak, finale çıkamadı.

The Turkish team performed well, making us all happy. However, it could not qualify for the final.

Birçok sporcu toplumsal bir hayatı bırakır, bu nedenle performans hedeflerine ulaşabilirler.

Many athletes forego a social life, so they can achieve their performance goals.

Bu güçlü performans aslında Daha yüksek satın alma gücü paritesi elde etmek,

This strong performance has actually meant achieving a higher purchasing power parity,