Translation of "Partilere" in English

Partilere davet edilmiyorum.

I'm not invited to parties.

Tom partilere giderdi.

Tom used to go to parties.

O, partilere davet edilmiyor.

She's not invited to parties.

Partilere nadiren davet edilirim.

It's rare for me to get invited to parties.

Asla partilere davet edilmem.

- I never get invited to parties.
- I'm never invited to parties.

Partilere hiç davet edilmiyorum.

I'm never invited to parties.

Partilere gitmek hoşuma gidiyor.

I like going to parties.

Tom çok sık partilere gider.

- Tom is a party animal.
- Tom's a party animal.
- Tom is a social butterfly.

Tom genellikle partilere davet edilmez.

Tom isn't invited to parties often.

Tom asla partilere davet edilmez.

Tom never gets invited to parties.

Tom artık partilere davet edilmiyor.

Tom doesn't get invited to parties anymore.

Geçen hafta çeşitli partilere katıldım.

I attended several parties last week.

Ben nadiren partilere davet edilirim.

I'm rarely invited to parties.

Ben çoğunlukla partilere davet edilmem.

I don't often get invited to parties.

O asla partilere davet edilmez.

He never gets invited to parties.

Sami en iyi partilere gitti.

Sami went to the best parties.

Ben sık sık partilere davet edilmiyorum.

- I don't often get invited to parties.
- I'm not often invited to parties.

Sami partilere sık sık davet edilmiyor.

Sami is not often invited to parties.

Ben sık sık partilere davet edilirim.

I'm often invited to parties.

Johnsonlar çok sosyal insanlardır, onlar partilere sık sık ev sahipliği yapmaktan hoşlanırlar.

The Johnsons are very sociable people, who enjoy hosting parties often.