Translation of "Makinenin" in English

- Bu makinenin zamanı geçmiş.
- Bu makinenin süresi dolmuş.

This machine has gone out of date.

Makinenin iskeleti sert olmalı.

The frame of the machine should be rigid.

Makinenin niçin çalışmadığını anladım.

I figured out why the machine wouldn't work.

Makinenin tarihi yeni geçti.

This machine is now out of date.

Makinenin yağlanmaya ihtiyacı var.

The machine needs oiling.

Pahalı makinenin kullanılmadığı ortaya çıktı.

The expensive machine turned out to be of no use.

Makinenin bazı eksik parçaları var.

The machine has some of its parts missing.

Satıcı makinenin nasıl kullanılacağını gösterdi.

The salesman demonstrated how to use the machine.

Makinenin nasıl çalıştığını bana öğretti.

He taught me how the machine operated.

Makinenin ne zaman kapatılacağını bilmiyordum.

I didn't know when to switch the machine off.

Bu makinenin nasıl kapatılacağını bilir.

He knows how to switch off this machine.

Tom makinenin niçin çalışmadığını anladı.

Tom figured out why the machine wasn't working.

Bu makinenin hâlâ çalışmasına şaşırdım.

I'm surprised this machine still works.

Bu makinenin ne yapabileceğini gördün.

You've seen what this machine can do.

Ben makinenin faydası olmadığını anladım.

I found that the machine was of no use.

Makinenin ayarlaması mühendisler tarafından halledildi.

The adjustment of the machinery was taken care of by engineers.

Sam makinenin nasıl kullanıldığını çözemedi.

Sam couldn't figure out how to use the machine.

Bu makinenin nasıl çalıştığını açıklayacağım.

I'll demonstrate how this machine works.

Makinenin nasıl kullanılacağını bana açıkladı.

He explained to me how to use the machine.

O, makinenin ana hatlarını kısaca anlatır.

He sketches the outline of the machine.

Makinenin neden düzgün çalışmadığını bulmak zorundayız.

We have to figure out why the machine isn't working properly.

Bu makinenin nasıl çalıştığını açıklar mısınız?

Could you explain how this machine works?

Bu makinenin nasıl işletildiğini biliyor musunuz?

Do you know how this machine operates?

Bu makinenin nasıl çalıştırılacağını biliyor musunuz?

- Do you know how to operate this machine?
- Do you know how to work the machine?
- Do you know how this machine is operated?

O makinenin nasıl kullanılacağını bana gösterir misiniz?

Could you show me how to use that machine?

Bu makinenin birçok anahtar ve düğmeleri vardır.

This machine has a lot of switches and buttons.

Bu makinenin nasıl çalıştırılacağını bana öğretmek zorundasın.

You'll have to teach me how to run this machine.

Lütfen bize bu makinenin iyi noktalarını söyleyin.

Please tell us the good points of this machine.

Makinenin ne zaman kapatılacağını bana söyler misin?

Can you tell me when to switch the machine off?

Ben makinenin ne zaman kapatılması gerektiğini bilmiyorum.

- I don't know when you must turn off the device.
- I don't know when the machine must be turned off.
- I don't know when the machine should be turned off.

Tom makinenin filmi bitene kadar resim çekti.

Tom took pictures until the film ran out.

Burada biri bu makinenin nasıl çalıştırılacağını biliyor mu?

Does anyone here know how to operate this machine?

Bu makinenin su altında çalışması için bir yol bulmalıyız.

We have to figure out a way to get this machine to work under water.

Bu makinenin kullanmak için gerçekten güvenli olduğunu nasıl biliyorsun?

How do you know this machine is really safe to use?

Bana bu makinenin nasıl kullanılacağını öğreten Bay Smith idi.

It was Mr. Smith that taught me how to use that machine.

- Makinenin ne zaman kapatılacağını bilmiyordum.
- Makineyi ne zaman kapatacağımı bilmiyordum?

I didn't know when to switch the machine off.

- Bu makineyi nasıl çalıştıracağını biliyor musun?
- Bu makinenin nasıl çalıştığını biliyor musun?

- Do you know how this machine operates?
- Do you know how this machine works?

- Bu makinenin nasıl çalıştığını açıklayabilir misin?
- Açıklayabilir misin, bu makine nasıl çalışıyor?

Can you explain how this machine works?

- Yeni bir makinenin geliştirilmesi için sıkı çalıştılar.
- Yeni bir makine geliştirmek için çok çalıştılar.

They worked hard in order to develop a new machine.