Translation of "Kuşkuluyum" in English

- Şüpheliyim.
- Kuşkuluyum.

I'm doubtful.

Ben kuşkuluyum.

I'm suspicious.

Ondan hoşlanmayacağından kuşkuluyum.

- I suspect that you won't like it.
- I suspect you won't like it.

Ben hâlâ kuşkuluyum.

I'm still uncertain.

Onun seni sevdiğinden kuşkuluyum.

I doubt that she loves you.

Onun bir avukat olduğundan kuşkuluyum.

I doubt that he's a lawyer.

Tom'un orduya katılmakla ilgileneceğinden kuşkuluyum.

- I doubt Tom would be interested in joining the army.
- I doubt that Tom would be interested in joining the army.

Onun neden bahsettiğini bildiğinden kuşkuluyum.

- I doubt he knows what he's talking about.
- I doubt she knows what she's talking about.

Tom'un seninle Boston'a gitmek isteyeceğinden kuşkuluyum.

- I doubt that Tom will want to go to Boston with you.
- I doubt Tom will want to go to Boston with you.

Tom'un onu önümüzdeki hafta yapacağından kuşkuluyum.

- I suspect Tom will do that next week.
- I suspect that Tom will do that next week.

Tom'un bunu Mary için yapacağından kuşkuluyum.

- I doubt Tom would do that for Mary.
- I doubt that Tom would do that for Mary.

Onun gibi erkekler hakkında her zaman kuşkuluyum.

I'm always suspicious of men like him.

Şimdiye kadar gerçek bir tehlikede olduğumuzdan kuşkuluyum.

- I doubt we were ever in any real danger.
- I doubt that we were ever in any real danger.

Birçok insanın onu nasıl yapacağını bildiğinden kuşkuluyum.

- I doubt many people know how to do that.
- I doubt that many people know how to do that.

Tom ve Mary'nin hâlâ evli olduğundan kuşkuluyum.

- I doubt that Tom and Mary are still married.
- I doubt Tom and Mary are still married.

Tom'a asla güvenmedim ve her zaman güveneceğimden kuşkuluyum.

- I've never trusted Tom and I doubt I ever will.
- I've never trusted Tom and I doubt that I ever will.

- Bob'ın zamanında gelip gelmeyeceğinden kuşkuluyum.
- Bob'un zamanında geleceğini sanmıyorum.

I doubt if Bob will come on time.

Tom'un yardımcı olacağından kuşkuluyum, ama yine de ona sormalısınız.

- I doubt that Tom would help, but you should still ask him.
- I doubt Tom would help, but you should still ask him.

- Bob'ın benim doğum günü partime gelip gelmeyeceğinden kuşkuluyum.
- Bob'un doğum günü partime geleceğinden şüpheliyim.
- Bob'un doğum günü partime geleceğini sanmam.

I doubt if Bob will come to my birthday party.

- Ben hariç, birinin onun adını şimdi hatırlayıp hatırlayamayacağından kuşkuluyum.
- Onun adını şimdi benden başka hatırlayan var mıdır, şüpheliyim.
- Onun adını şu an benden başka hatırlayan olduğunu sanmıyorum.

I doubt if anyone even remembers his name now, except for me.