Translation of "Korkuyla" in English

İnsanlar korkuyla doluydu.

People were filled with fright.

Oğlu korkuyla titredi.

His son trembled with fear.

Tom korkuyla titriyordu.

- Tom was trembling with fear.
- Tom trembled with fear.

Tom korkuyla titredi.

Tom trembled with fear.

- Ürktüm.
- Korkuyla sindim.
- Korkuyla geri çekildim.
- İçim kıyıldı.

I cringed.

Ürkek adam korkuyla titredi.

The timid man trembled with fear.

O korkuyla felç oldu.

He was paralyzed by fear.

Onlar kalıcı korkuyla yaşıyorlar.

They live in constant fear.

Hayatımı korkuyla yaşamak istemiyorum.

I don't want to live my life in fear.

Tom, Mary'ye korkuyla baktı.

Tom stared at Mary in horror.

İnsanlar korkuyla ele geçirilebilir.

Man can be subdued through fear.

Kız hepimizin paylaştığı korkuyla bağırdı.

The girl screamed with fear, which we all shared.

Tom'u her düşündüğümde korkuyla eğilirim.

I cringe every time I think about Tom.

- Fakir oğlanlar korkuyla titriyor.
- Zavallı çocuklar korkudan titriyorlardı.

The poor boys were shivering with fear.

Bu güzellik bende korkuyla karışık bir saygı hissi uyandırdı

I was awed by the beauty

Tom yakında yaptığı ciddi bir hatayı korkuyla fark etti.

Tom soon realized with horror the serious error he had made.

- Tom korkudan solgunlaştı.
- Tom korkudan sarardı.
- Tom korkuyla sarardı.

Tom turned pale with fright.