Translation of "Kardeş" in English

Kardeş gibiydik.

We were like brothers.

Kardeş misiniz?

Are you siblings?

- Tom'la kardeş gibiydik.
- Tom'la kardeş kadar yakındık.
- Tom'la abi kardeş gibiydik.

Tom and I were like brothers.

Onlar kardeş olmalı.

They must be brothers.

Erkek kardeş misiniz?

Are you brothers?

Erkek kardeş yazıyor.

- The brother writes.
- The brother is writing.

Onlar kardeş mi?

Are they brothers?

Kardeş gibi olduk.

We've become like brothers.

Birbirimize kardeş diyoruz.

We call each other brother.

- Biz kardeş gibiyiz.
- Kardeş gibiyiz.
- Biz biraderler gibiyiz.

- We are like brothers.
- We're like brothers.

- Ne var ne yok, kardeş?
- Nasıl gidiyor kardeş?

What's goin on, bro?

Onlardan ikisi vardı - erkek kardeş ve kız kardeş.

There were the two of them - the brother and the sister.

- Siz kız kardeş misiniz?
- Onlar kız kardeş midir?

Are they sisters?

- Okumadım kardeş, durumumuz yoktu.
- Durumumuz yoktu kardeş, okuyamadım.

Too long; didn't read.

Tom ve Mary erkek kardeş ve kız kardeş gibidirler.

Tom and Mary are like brother and sister.

Kobe, Seattle'ın kardeş kentidir.

Kobe is a sister city of Seattle.

İngilizce, Almanca'nın kardeş dilidir.

English is a sister language of German.

Her iki kardeş müzisyendir.

Both brothers are musicians.

Onlar kız kardeş değiller.

They are not sisters.

Tom bir kardeş gibiydi.

Tom was like a brother.

Bir kardeş omuz gibidir.

A brother is like a shoulder.

Siz kız kardeş misiniz?

Are you sisters?

İki kardeş de oradaydı.

Both sisters were there.

Merhaba ve elveda, kardeş.

- Hello and farewell, brother.
- Hello and farewell, sister.

İki erkek kardeş öldü.

The two brothers have died.

Erkek kardeş ya da kız kardeş, her ikisi de kardeştir.

Brother or sister, both are siblings.

- Her iki kız kardeş güzel.
- Her iki kız kardeş de güzel.

Both sisters are pretty.

- Benim için bir kardeş gibisin.
- Benim için bir kız kardeş gibisin.

You're like a sister to me.

Bence dünya düz değil kardeş

I think the world is not flat brother

İki kardeş birbirleri ile geçinemedi.

The two brothers couldn't get along with each other.

Tom ve Mary kardeş torunu.

Tom and Mary are second cousins.

İki erkek kardeş birbirine gülümsedi.

The two brothers smiled at each other.

Bir küçük erkek kardeş istiyorum.

I want a little brother.

Büyük bir hata yaptın, kardeş.

You made a big mistake, buddy.

İki erkek kardeş hala hayatta.

The two brothers are still alive.

Tom'u bir kardeş gibi sevdim.

I loved Tom like a brother.

Tom bana bir kardeş gibi.

Tom is like a brother to me.

Her iki kız kardeş sarışındır.

Both sisters are blondes.

Mary ve Alice kardeş değiller.

Mary and Alice aren't sisters.

Benim için bir kardeş gibiydiniz.

You were like a brother to me.

Tom ve ben kardeş gibiyiz.

Tom and I are like brothers.

Benim için bir kardeş gibisin.

You're like a brother to me.

Kardeş aileme teşekkür etmek istiyorum.

I want to thank my host family.

Tom ve John kardeş olmalılar.

Tom and John must be brothers.

Beş kardeş çiftlikte birlikte çalıştı.

Five brothers worked together on the farm.

Tüm insanlar kardeş olduklarını hatırlayabilir.

May all men remember that they are brothers!

Biz gerçekten erkek kardeş değiliz.

We're not really brothers.

İki erkek kardeş asla barışmadılar.

The two brothers never reconciled.

Tom ve John kardeş mi?

Are Tom and John brothers?

Biz hepimiz erkek kardeş gibiyiz.

We're all like brothers.

Mary ve Alice kardeş gibiydiler.

Mary and Alice were like sisters.

Tom ve John kardeş gibiydi.

Tom and John were like brothers.

Siz kız kardeş değil misiniz?

Aren't you sisters?

Siz erkek kardeş değil misiniz?

Aren't you brothers?

Tom ve John kardeş gibidir.

Tom and John are like brothers.

Mary ve Alice, kardeş gibiler.

Mary and Alice are like sisters.

Umarım kardeş olduğumuzu asla unutmayacağız.

Hopefully we will never forget that we're siblings.

Sami ve Leyal süt kardeş.

Sami and Layla are milk siblings.

Kabil iyi bir kardeş değildi.

- Cain wasn't a good brother.
- Cain wasn't a good sibling.

- Siz üçünüz erkek kardeş değil misiniz?
- Siz üç erkek kardeş değil misiniz?

Aren't you three brothers?

- O, benim için bir kardeş gibidir.
- O benim için bir kız kardeş gibi.

She's like a sister to me.

İki erkek kardeş görünümde oldukça farklı.

The two brothers are quite unlike in their appearance.

İki erkek kardeş birbirine çok benzer.

The two brothers are very much alike.

Üç kız kardeş çok benzer görünüyor.

The three sisters look very much alike.

O, benim için bir kardeş gibidir.

He's like a brother to me.

Her iki erkek kardeş hâlâ hayatta.

Both brothers are still alive.

Biz erkek kardeş ve kız kardeşiz.

- We are brother and sister.
- We're brother and sister.

Seni bir erkek kardeş gibi seviyorum

I love you like a brother.

İki erkek kardeş sıcak biçimde kucaklaştı.

The two brothers embraced warmly.

Mary ve Alice kardeş gibi görünüyor.

Mary and Alice look like sisters.

Tom ve Mary'nin kardeş olduklarını sanmıyorum.

- I don't think Tom and Mary are brother and sister.
- I don't think that Tom and Mary are brother and sister.

Tom ve ben tıpkı kardeş gibiyiz.

Tom and I are just like brothers.

Üç erkek kardeş birbirlerine yardım etmeliler.

The three brothers must help one another.

Tom ve John kardeş gibi görünüyor.

Tom and John look like brothers.

Tom, sen ve John kardeş misiniz?

Tom, are you and John brothers?

John, Sen ve Tom kardeş misiniz?

John, are you and Tom brothers?

İki kız kardeş de çok hoş.

Both sisters are very nice.

Kıza da erkeğe de kardeş diyebiliriz.

Brother or sister, both are siblings.

Tom ve Meryem'in kardeş olduklarını bilmiyordum.

- I didn't know that Tom and Mary were brother and sister.
- I didn't know Tom and Mary were brother and sister.

Tom ve John erkek kardeş değil.

Tom and John aren't brothers.

Her iki kız kardeş de güzel.

Both sisters are pretty.

Beş erkek kardeş, çiftlikte beraber çalıştılar.

The five brothers worked together on the farm.

Bu iki erkek kardeş birbirlerine benzerler.

These two brothers resemble each other.

Mary ve Alice kız kardeş mi?

Are Mary and Alice sisters?

Mary ve Alice gerçekten kardeş mi?

Are Mary and Alice really sisters?

İki kız kardeş çok sakince yaşadılar.

The two sisters lived very quietly.