Translation of "Yazıyor" in English

0.016 sec.

Examples of using "Yazıyor" in a sentence and their english translations:

Yazıyor, yazıyor!

Extra! Extra! Read all about it!

Günlüğünü yazıyor.

He's writing his diary.

O yazıyor.

He's writing.

Yazar yazıyor.

The writer is writing.

Kız yazıyor.

The girl is writing.

Etiketinde yazıyor.

It's written on the label.

- Kısa hikâyeler yazıyor.
- Kısa öykü yazıyor.

She writes short stories.

Tom mektuplar yazıyor.

Tom is writing letters.

Öğretmen, ofisinde yazıyor.

The teacher is writing in his office.

Atasözlerini yazıyor musun?

Are you writing the proverbs?

O, günlüğünü yazıyor.

She's writing her diary.

Bunu yazıyor musun?

Are you writing this down?

Tabelada ne yazıyor?

What does the sign say?

Roman yazıyor musunuz?

Do you write short stories?

Roman yazıyor musun?

Do you write short stories?

Öğretmen tahtaya yazıyor.

The teacher writes on the blackboard.

Tom ne yazıyor?

What's Tom writing?

Tom tekrar yazıyor.

Tom is writing again.

Erkek kardeş yazıyor.

- The brother writes.
- The brother is writing.

Adam deftere yazıyor.

The man is writing in the notebook.

Çocuk kitap yazıyor.

The child is writing a book.

Tom kötü yazıyor.

Tom writes badly.

Mektup yazıyor musun?

Do you write letters?

Tom iyi yazıyor.

Tom writes well.

Mary tekrar yazıyor.

Mary is writing again.

O ne yazıyor?

What is he writing?

Düşüncelerini yazıyor musun?

Do you write down your thoughts?

Malala, otobiyografisinde şöyle yazıyor:

In her autobiography, Malala wrote,

Bir mektup yazıyor musunuz?

Are you writing a letter?

O, sürekli mektuplar yazıyor.

She is constantly writing letters.

O kolayca İngilizce yazıyor.

He writes English with ease.

O bazı arkadaşlarına yazıyor.

He is writing to some friends of his.

O bir roman yazıyor.

He is writing a novel.

O bir kitap yazıyor.

- He is writing a book.
- He's writing a book.

- Başlıkta yazıyor.
- Adında geçiyor.

It says in the title.

Babam Çince karakterleri yazıyor.

Daddy is writing Chinese characters.

O bir mektup yazıyor.

He writes a letter.

Pfirsichbaeumchen Berberi dilinde yazıyor.

Pfirsichbaeumchen writes in Berber.

Aşk mektupları yazıyor musun?

Do you write love letters?

Ben Japonca yazıyor muyum?

Am I writing in Japanese?

İyi makaleler yazıyor muyum?

Do I write good articles?

Günümüzde kim mektup yazıyor?

Who writes letters nowadays?

Tom bir şey yazıyor.

Tom is writing something.

Öğretmen tahtaya yazı yazıyor.

The teacher writes on the board.

Tom şimdi mektup yazıyor.

Tom is writing a letter now.

Tom tahtaya yazı yazıyor.

Tom is writing on the blackboard.

Tom masasında yazı yazıyor.

Tom is writing at his desk.

Tom bir kitap yazıyor.

Tom is writing a book.

Tom bir mektup yazıyor.

Tom is writing a letter.

Taro, dönem ödevi yazıyor.

Taro is writing a term paper.

İrlandalı bir kız yazıyor.

An Irish girl is writing.

Kedi bir kitap yazıyor.

The cat is writing a book.

Hâlâ müzik yazıyor musun?

Do you still write music?

Eğitmen tahtaya yazı yazıyor.

The instructor writes on the board.

Emily bir mektup yazıyor.

Emily is writing a letter.

Tom bir otobiyografi yazıyor.

Tom is writing an autobiography.

Tom bir roman yazıyor.

Tom is writing a novel.

O bir şey yazıyor.

He is writing something.

Onlar bazı mektuplar yazıyor.

They are writing some letters.

O hâlâ şiirler yazıyor.

She still writes poems.

Mary aşk romanları yazıyor.

Mary writes romance novels.

Bu yorumları kim yazıyor?

Who is writing these comments?

Tom şimdi ne yazıyor?

What's Tom writing now?

Tom nadiren bize yazıyor.

Tom rarely writes to us.

Tom çocuk kitapları yazıyor.

Tom writes children's books.

Tom bir deneme yazıyor.

Tom is writing an essay.

Tom her şeyi yazıyor.

Tom writes everything down.

Tom ofisinde rapor yazıyor.

Tom is in his office, writing a report.

O, sadece gerçeği yazıyor.

He only writes the truth.

- O şimdi bir mektup yazıyor.
- O, şimdi bir mektup yazıyor.

She is writing a letter now.

Kötü bir isim söylediğindedir" yazıyor.

it says, "When somebody says or calls someone dark-skinned a mean name."

Annem şimdi bir mektup yazıyor.

My mother is writing a letter now.

O şimdi bir mektup yazıyor.

She is writing a letter now.

Onun annesi bir mektup yazıyor.

Her mother is writing a letter.

O, bir mektup yazıyor olacak.

He will be writing a letter.

Bu sabahtan beri şiirler yazıyor.

He has been writing poems since this morning.

O yaşamak için müzik yazıyor.

She writes music for a living.

O uzun bir mektup yazıyor.

He's writing a long letter.

O da bir kitap yazıyor.

- He's also writing a book.
- He is also writing a book.
- She's also writing a book.
- She is also writing a book.

Tom kısa bir hikaye yazıyor.

Tom is writing a short story.

Dahası, o bir kitap yazıyor.

He's also writing a book.

Şimdi bir mektup yazıyor musun?

Are you writing a letter now?

O, Sri Lanka hakkında yazıyor.

She writes about Sri Lanka.

Tom masasında bir şey yazıyor.

Tom is at his desk writing something.

Tom şimdi bir kitap yazıyor.

Tom is writing a book now.

Tom bir yemek kitabı yazıyor.

Tom has been writing a cookbook.

Tom tahtaya bir şey yazıyor.

Tom is writing something on the blackboard.