Translation of "Kadere" in English

- Kadere inanmam.
- Ben kadere inanmıyorum.

I don't believe in fate.

Kadere inanıyor musun?

Do you believe in destiny?

Kadere inanır mısın?

- Do you believe in fate?
- Do you believe in destiny?

Ben kadere inanıyorum.

I believe in fate.

Tom'un kadere inanmadığını biliyorum.

- I know Tom doesn't believe in fate.
- I know that Tom doesn't believe in fate.

Biz aynı kadere sahibiz.

We have the same destiny.

Kadere razı gelmektense ölmeyi tercih ederim.

I would rather kill myself than reconcile myself to my fate.

Kadere inanıyorum ama kaderin değişebileceğini de biliyorum.

I believe in fate, but I also know that fate can be changed.

Yaptığı kendi yediği boku kadere yüklemeye çalışmaktı.

What he did was like taking a crap by the stove and then blaming it on fate.

Sami'nin yeni alışkanlıkları onu korkunç bir kadere götürdü.

Sami's new habits led him to a terrible fate.