Translation of "Kabuğunda" in English

0.022 sec.

Examples of using "Kabuğunda" in a sentence and their english translations:

O bir muz kabuğunda kaydı.

He slipped on a banana peel.

Senin sorunun kendi kabuğunda yaşaman.

Your problem is that you live in your own bubble.

Yer kabuğunda ki kırılmanın çıkardığı titreşimlerin

vibrations caused by breakage in the earth's crust

Sen hiç muz kabuğunda kaydın mı?

Have you ever slipped on a banana peel?

O bir deniz kabuğunda denizi dinliyordu.

She was listening to the sea in a sea shell.

Ayılar sık ​​sık sırtlarını ağaçların kabuğunda kaşırlar.

Bears often scratch their backs on the bark of trees.

Tom'un muz kabuğunda kaydığını gördüklerinde odadaki herkesin gülmekten gözleri yaşardı.

Everyone in the room burst out laughing when they saw Tom slip on the banana peel.