Translation of "Muz" in English

0.018 sec.

Examples of using "Muz" in a sentence and their english translations:

- Ben bir muz yiyorum.
- Bir muz yiyorum.
- Muz yiyorum.

- I am eating a banana.
- I eat a banana.
- I'm eating a banana.

- Neden muz büküktür?
- Muz neden eğridir?
- Muz neden eğri?

Why is the banana bent?

Muz yiyorum.

- I am eating a banana.
- I eat a banana.
- I'm eating a banana.

Muz tatlıdır.

The banana is sweet.

Muz aldım.

I bought bananas.

Muz severdim.

I loved bananas.

- Ben bir muz yiyorum.
- Muz yiyorum.

- I am eating a banana.
- I'm eating a banana.

- Muz yerken çekilmişim.
- Bu benim, muz yerken.

This is me eating a banana.

- Sen muz yemez misin?
- Muz yemiyor musun?

You don't eat bananas?

Kediler muz yemez.

Cats don't eat bananas.

Bu muz çürümüş.

This banana is rotten.

Bir muz sarıdır.

A banana is yellow.

Yeterli muz yok.

There are not enough bananas.

Muz ister misin?

Would you like a banana?

Bu muz bozulmuş.

This banana went bad.

Sadece muz yedim.

I ate only bananas.

Maymunlar muz düşkünüdür.

Monkeys are fond of banana.

Muz istiyor musun?

Do you want a banana, by any chance?

Tom muz sevmez.

Tom doesn't like bananas.

Ben muz severim.

I love bananas.

Ben muz sevmiyorum.

I don't like bananas.

Ben muz yemem.

I don't eat bananas.

Bu muz yeşildir.

This banana is green.

Bu muz kahverengidir.

This banana is brown.

Bu muz sarıdır.

This banana is yellow.

Bir muz lezzetlidir.

A banana is delicious.

Biraz muz isterim.

I'd like some bananas.

O muz çürümüş.

That banana is rotten.

Tom muz seviyor.

Tom loves bananas.

Annem bir muz diyetinde.

My mother is on a banana diet.

Ben muz almak istiyorum.

I want to buy bananas.

Üç pound muz aldım.

Tom bought three pounds of bananas.

Hiç muz var mı?

Are there any bananas?

Millie bir muz yiyor.

Millie is eating a banana.

Şimdi sadece muz yiyorum.

I just eat bananas now.

Ben bir muz istemiyorum.

I don't want a banana.

Bir muz ister misin?

Do you want a banana?

Maymun bir muz istiyor.

The monkey wants a banana.

O bir muz istiyor.

He wants a banana.

Yeterli muz ağacı yok.

There aren't enough banana trees.

Tom bir muz yer.

Jean eats a banana.

Jean bir muz yiyor.

Jean is eating a banana.

Ben bir muz yedim.

I ate a banana.

Tom bir muz yiyor.

Tom is eating a banana.

Tom muz satın alıyor.

Tom is buying bananas.

Nestor bir muz yiyor.

Nestor is eating a banana.

Lütfen biraz muz al.

Please buy some bananas.

Muz satın aldın mı?

Did you buy bananas?

Ben bir muz yiyeceğim.

I'm going to eat a banana.

Tatlı olarak muz alırım.

As dessert, I take a banana.

Neden biraz muz almıyoruz?

Why don't we buy some bananas?

Bir muz kabuğu evreninde yaşıyoruz

We live in a banana peel universe,

Bu benim, bir muz yiyorum.

This is me, eating a banana.

Bir muz pastası yediniz mi?

Have you eaten a banana pie?

O bir muz kabuğunda kaydı.

He slipped on a banana peel.

Tom Mary'ye bir muz uzattı.

Tom handed Mary a banana.

Ben bir muz rulosu yerim.

I eat a banana roll.

Tom Mary'ye bir muz verdi.

- Tom handed Mary a banana.
- Tom gave Mary a banana.

Muz kahverengi ve lapa gibiydi.

The banana was brown and mushy.

Tom biraz muz satın alıyor.

- Tom is buying some bananas.
- Tom is buying bananas.

Ben sık sık muz yerim.

I often eat bananas.

Portakal muz kadar ucuz değildir.

Oranges aren't as cheap as bananas.

Tom üç tane muz yedi.

Tom ate three bananas.

Bu muz neredeyse tamamen siyah.

This banana is almost completely black.

Tatlı için bir muz yedim.

I ate a banana for dessert.

Ben sık sık muz yemem.

I don't often eat bananas.

Her gün ne kadar muz tüketiyoruz?

And throughout the world.

Muz standında her zaman para vardır.

There's always money in the banana stand.

Neden sadece bir tane muz aldınız?

Why did you buy only one banana?

Sen hiç muz kabuğunda kaydın mı?

Have you ever slipped on a banana peel?

Bir düzine muz satın almak istiyorum.

I want to buy a dozen bananas.

O bir muz kutusu satın aldı.

He has bought a banana case.

Kızarmış muz burada favori bir aperitiftir.

Fried banana is a favorite snack here.

Tom bir muz kabuğu üstünde kaydı.

Tom slipped on a banana peel.

Sen muz sevmeyen tanıdığım tek kişisin.

You're the only person I know that doesn't like bananas.

Bir muz yaprağı ile pastayı sarın.

Wrap the pastry with a banana leaf.

Mary olgunlaşmış muzlarla muz ekmeği yaptı.

Mary made banana bread with the overripe bananas.

- Tom muzları sevdi.
- Tom muz seviyor.

- Tom loved bananas.
- Tom loves bananas.

Geçen hafta kaç tane muz yedin?

How many bananas did you eat last week?

Tom, Mary'nin sıklıkla muz yediğini söylüyor.

- Tom says Mary often eats bananas.
- Tom said Mary is finished eating.

- Sami, Kosta Rika'ya gitmek ve muz yetiştirmek istiyordu.
- Sami, Kosta Rika'ya gidip muz yetiştirmek istiyordu.

Sami wanted to go to Costa Rica and grow bananas.

Temsil etse de , küresel ısınma muz tarlalarının

1980. Although high temperatures represent

Yeşil bir muz, yenecek kadar olgun değildir.

- A green banana is not ripe enough to eat.
- A green banana isn't ripe enough to eat.

Muz fiyatı son birkaç yıldır fazla değişmedi.

The price of bananas hasn't changed much over the past few years.

Tezgahın üzerinde muz dolu bir sepet var.

There is a basket full of bananas on the counter.

Ben asla bu kadar çok muz almadım!

I have never bought so many bananas!

Guatemala bir defasında muz cumhuriyeti olarak nitelendirilmişti.

Guatemala was once qualified as a banana republic.

Tom, Mary'nin sık sık muz yediğini söyledi.

- Tom said Mary often eats bananas.
- Tom said that Mary often eats bananas.

Tom ve Mary ikisi de muz severler.

- Both Tom and Mary like bananas.
- Tom and Mary both like bananas.

Sık sık tatlı için bir muz yerim.

I often eat a banana for dessert.