Translation of "Kırmadan" in English

Şişeyi kırmadan taşıyın.

Carry the bottle without breaking it.

Onu kırmadan kutuyu açamayacağım.

I will not be able to open the box without breaking it.

Yumurtaları kırmadan omlet yapılmaz.

From chipping come chips.

Biz onları kırmadan hastaneye gitmeye

to go to the hospital before we break them

Bu robot yumurtayı kırmadan tutabilir.

This robot can hold an egg without breaking it.

Onu kırmadan bu kutuyu açamam.

I cannot open this box without breaking it.

Onu kırmadan ikna yolu ile doktora götürmelisiniz

you should take him to the doctor by persuasion without breaking him

- Yumurtaları kırmadan bir omlet yapamazsın.
- Yumurta kırmadan omlet yapamazsın.
- Hem karnım doysun, hem pastam dursun olmaz.

- You can't make an omelet without breaking eggs.
- You cannot make an omelet without breaking eggs.
- You can't make an omelette without breaking eggs.

- Yumurta kırmadan omlet yapamazsın.
- Hem karnım doysun, hem pastam dursun olmaz.

- You can't make an omelet without breaking eggs.
- You cannot make an omelet without breaking eggs.
- You can't make an omelette without breaking eggs.