Translation of "Ilgileniyorum" in English

Sporla ilgileniyorum.

- I am interested in sports.
- I'm interested in sports.

Onunla ilgileniyorum.

I'm taking care of it.

Dağcılıkla ilgileniyorum.

I am interested in mountain climbing.

Gerçekten ilgileniyorum.

I really am interested.

Hemen ilgileniyorum.

I'll get on that right away.

Kendimle ilgileniyorum.

I'm looking after myself.

Çocuklarımla ilgileniyorum.

I take care of my kids.

Seninle ilgileniyorum.

I'm interested in you.

Kesinlikle ilgileniyorum.

I'm definitely interested.

El falıyla ilgileniyorum.

- I am interested in palm reading.
- I'm interested in palm reading.

Müzik dinlemekle ilgileniyorum.

I am interested in listening to music.

Bugünlerde satrançla ilgileniyorum.

- I am interested in chess these days.
- I'm interested in chess these days.

Yüzme ile ilgileniyorum.

- I am interested in swimming.
- I'm interested in swimming.

Tom'un güvenliğiyle ilgileniyorum.

I'm concerned with Tom's safety.

Evet, ben ilgileniyorum.

Yeah, I'm interested.

Fransızcamı geliştirmekle ilgileniyorum.

I'm interested in improving my French.

Fotoğraf çekmekle ilgileniyorum.

- I am interested in taking pictures.
- I'm interested in taking pictures.

Bu kitapla ilgileniyorum.

- I am interested in this book.
- I'm interested in this book.

Ben büyükbabamla ilgileniyorum.

- I take care of my grandfather.
- I look after my grandfather.
- I'm taking care of my grandfather.

Ben kitaplarla ilgileniyorum.

I am interested in books.

Japonya tarihiyle ilgileniyorum.

I'm interested in the history of Japan.

Çin diniyle ilgileniyorum.

I am interested in Chinese religion.

Onunla oldukça ilgileniyorum.

I'm pretty interested in it.

Ben boulderingle ilgileniyorum.

I'm interested in bouldering.

Felsefeyle oldukça ilgileniyorum.

I'm quite interested in philosophy.

Ben sinemayla ilgileniyorum.

I am interested in movies.

İşle çok ilgileniyorum.

I'm very interested in the job.

Fransızca öğrenmekle ilgileniyorum.

I'm interested in learning French.

Ben bununla ilgileniyorum.

I'm interested in that.

Onu yapmakla ilgileniyorum.

I'm interested in doing that.

Bu sorunla ilgileniyorum.

I'm dealing with that problem.

Ben onunla ilgileniyorum.

I'm interested in it.

Klasik edebiyatla çok ilgileniyorum.

I'm very interested in classical literature.

Dünyadaki eski kentlerle ilgileniyorum.

I am interested in old cities in the world.

Asya tarihi ile ilgileniyorum.

I am interested in Asian history.

Ben metafizik şeylerle ilgileniyorum.

I'm interested in things meta-physical.

Hâlâ o sorunla ilgileniyorum.

I'm still dealing with that problem.

Ben sadece gerçekle ilgileniyorum.

I'm only interested in the truth.

Tom'a yardım etmekle ilgileniyorum.

I'm interested in helping Tom.

Seyahatınızı duymakla gerçekten ilgileniyorum.

I'm really interested in hearing about your trip.

Bu hikaye ile ilgileniyorum.

I am interested in this story.

Ben gerçekten futbolla ilgileniyorum.

- I am really into soccer.
- I'm really into football.
- I'm really into soccer.

Avustralya'nın tarihi ile ilgileniyorum.

I'm interested in the history of Australia.

Fransızca öğrenmekle çok ilgileniyorum.

I'm very interested in learning French.

Çince öğrenmekle çok ilgileniyorum.

I am very interested in learning Chinese.

Şunlardan birini almakla ilgileniyorum.

I'm interested in buying one of those.

Sana yardım etmekle ilgileniyorum.

I'm interested in helping you.

Japon tarihi ile ilgileniyorum.

I am interested in Japanese history.

Ben bütün dinlerle ilgileniyorum.

I am interested in all religions.

Tom'un sağlığıyla gerçekten ilgileniyorum.

I'm genuinely concerned with Tom's health.

İnsanlarla son derece ilgileniyorum.

I deeply care about people.

Bungee jumping denemekle ilgileniyorum.

I'm interested in trying bungee jumping.

Halk müziğiyle çok ilgileniyorum.

I'm very interested in folk music.

Tablo ile çok ilgileniyorum.

I'm very interested in painting.

Fransızca ile çok ilgileniyorum.

I'm very interested in French.

Ben birçok şeyle ilgileniyorum.

I'm interested in a lot of things.

Hala onu yapmakla ilgileniyorum.

I'm still interested in doing that.

Çocukluğumdan beri ben sanatla ilgileniyorum.

I've been interested in art ever since I was just a kid.

Şu anda bir sorunla ilgileniyorum.

I'm dealing with the problem now.

Sadece doğru şeyi yapmakla ilgileniyorum.

I'm only interested in doing the right thing.

Endişelenme. Ben zaten onunla ilgileniyorum.

Don't worry. I've already taken care of it.

Kendi web sayfamı yapmakla ilgileniyorum.

I'm interested in creating my own web pages.

O zamandan beri onunla ilgileniyorum.

I have been taking care of him ever since.

Ben ona yardım etmekle ilgileniyorum.

I'm interested in helping him.

Dünya çapında antik kentlerle ilgileniyorum.

I'm interested in ancient cities throughout the world.

Ben bunu satın almakla ilgileniyorum.

I'm interested in buying it.

Viyolonsel ve piyano ile ilgileniyorum.

- I am interested in the cello and the piano.
- I'm interested in the cello and the piano.

Ben doğu çömlekçiliği ile ilgileniyorum.

I'm interested in oriental pottery.

Dillerin dışında, teknolojiyle de ilgileniyorum.

Apart from languages, I'm also interested in technology.

Ben sadece durmadan uçuşlarla ilgileniyorum.

I'm only interested in nonstop flights.

İrlanda halk müziğiyle çok ilgileniyorum.

I'm very interested in Irish folk music.

Ben çok fazla şeyle ilgileniyorum.

I'm interested in a great many things.

Bu hafta Tom'la ben ilgileniyorum.

I'm taking care of Tom this week.

Berberi dili ile çok ilgileniyorum.

I am very interested in the Berber language.

Ben daha çok bugünle ilgileniyorum.

- I'm more interested in today.
- I'm more interested in the present.

Ben böyle bir şapka almakla ilgileniyorum.

I am interested in getting a hat like this.

Gelecek yıl Bildersee'deki maratonu koşmakla ilgileniyorum.

I am interested in running the marathon in Bildersee next year.

- Dedemle ben ilgileniyorum.
- Dedemle ben ilgilenirim.

I take care of my grandfather.

Bu tür sorunlarla her gün ilgileniyorum.

I deal with those kinds of problems every day.

Ben geri dönüştürüyorum ve çevreyle ilgileniyorum.

I recycle and take care of the environment.

Birçok şeyle ilgileniyorum, sadece müzik değil.

I'm interested in many things, not just music.

Ben kendi web sitemi oluşturmakla ilgileniyorum.

- I am interested in creating my own website.
- I'm interested in creating my own website.

O gazetenin toplum sayfası ile ilgileniyorum.

- I find interest in the social page in that newspaper.
- I'm interested in the society page of that newspaper.

Ben de Yunan mitolojisi ile ilgileniyorum.

I'm also interested in Greek mythology.

- Cazla çok ilgileniyorum.
- Cazla çok ilgiliyimdir.

I'm very interested in jazz.

- Ben bilimle ilgileniyorum.
- Ben bilimle ilgiliyim.

I'm interested in science.

Konuşulan Fransızcayla yazılan Fransızcadan daha çok ilgileniyorum.

I'm more interested in spoken French than in written French.

Ben de senin kadar şiir yazmayla ilgileniyorum.

- I am as interested in writing poems as you are.
- I'm as interested in writing poems as you are.

- Dinozorların gelişimiyle çok ilgileniyorum.
- Dinozorların evrimiyle çok ilgiliyim.

I'm very interested in the evolution of the dinosaurs.

- Bu hikayeler çok ilgimi çekiyor.
- Bu hikayelerle çok ilgileniyorum.

- I am very interested in these stories.
- I'm very interested in these stories.

Günlük hayatımda sağlığıma zarar vermemek için vücudumla çeşitli şekillerde ilgileniyorum.

In my daily life I take care in various ways of my body so as not to damage my health.

Seninle benim aramdaki fark benim aslında doğru olanı yapmaya çalışmakla ilgileniyorum olmam.

- The difference between you and me is that I'm actually interested in trying to do what is right.
- The difference between you and me is that I'm actually interested in trying to do the right thing.

Hey, yarın o konuda bir hikaye anlatabilir misin? Çok ilgileniyorum ve umarım anlatabilirsin.

Hey, could you tell a story about it tomorrow? I'm very interested, and I hope you can.

- Ben her zaman tarımda çalışmakla ilgileniyorum.
- Ben hep tarımla uğraşmayı istemişimdir.
- Bana hep tarla işleriyle ilgilenmek çekici gelmiştir.

I've always been interested in working in agriculture.