Translation of "Gitmesen" in English

Keşke gitmesen.

I wish you wouldn't go.

Gitmesen iyi olur.

- You'd better not go.
- You had better not go.

Keşke Boston'a gitmesen.

I wish you wouldn't go to Boston.

Oraya gitmesen iyi olur.

You'd better not go there.

Dışarı gitmesen iyi olur.

You'd better not go out.

Bugün gitmesen iyi olur.

You'd better not go today.

Oraya tekrar gitmesen iyi olur.

- You had better not go there again.
- You'd better not go there again.

Keşke birkaç gün daha gitmesen.

- I wish you'd stick around for a few more days.
- I wish that you'd stick around for a few more days.

Yarın okula gitmesen ne olur?

What would happen if you didn't go to school tomorrow?

Yarın okula gitmesen iyi olur.

You'd better not go to school tomorrow.

Hava karardıktan sonra gitmesen iyi olur.

You had better not go after dark.

Sanırım Tom'un evine gitmesen iyi olur.

I think it would be best if you didn't go over to Tom's house.

Sen gitmesen bile ben oraya gidiyorum.

I'm going there even if you don't go.

Çok iyi görünmüyorsun. Bugün işe gitmesen iyi olur.

You don't look very well. You had better not go to work today.

Sanırım bu gece Tom'la içki içmeye gitmesen daha iyi olur.

- I think it'd be better if you didn't go drinking with Tom tonight.
- I think that it'd be better if you didn't go drinking with Tom tonight.

Oraya gitmesen iyi olur - zarar vermekten başka bir şey getirmez, sana söylüyorum.

You'd better not go there - it'll bring nothing but harm, I tell you.