Translation of "Gözlerinden" in English

Gözlerinden yaşlar döküldü.

Tears poured from her eyes.

Gerçekten gözlerinden hoşlanıyorum.

I really like your eyes.

Gözlerinden yaş fışkırdı.

Tears gushed from her eyes.

Mutluluğu gözlerinden okunuyordu.

I could see the happiness in her eyes.

Tom Mary'nin gözlerinden sakındı.

Tom avoided Mary's eyes.

Onun gözlerinden yaşlar süzülüyor.

Tears fell from his eyes.

Jane gözyaşlarını gözlerinden sildi.

Jane brushed the tears from her eyes.

Jeannie'nin saçları gözlerinden daha maviydi.

Jeannie's hair was bluer than her eyes.

Tom Mary'nin gözlerinden gözyaşlarını sildi.

Tom wiped the tears from Mary's eyes.

Bu sözler onun gözlerinden yaş getirdi.

These words brought tears to her eyes.

İnsanlar kulaklarına gözlerinden daha az güveniyorlar.

Men trust their ears less than their eyes.

Tom esnedi ve uykuyu gözlerinden ovuşturdu.

Tom yawned and rubbed sleep from his eyes.

Tom gözlerinden birinin üzerine bir plaster takıyordu.

Tom was wearing a patch over one of his eyes.

Onun gözlerinden sonsuz bir gözyaşı akışı düştü.

An endless flow of tears fell from her eyes.

- Tom oldukça uykulu görünüyor.
- Tom'un gözlerinden uyku akıyor.

- Tom looks very sleepy.
- Tom looks pretty sleepy.

- Tom, çok uykulu gözüküyor.
- Tom'un gözlerinden uyku akıyor.

Tom looks very sleepy.

Tehlike her zaman korkunun gözlerinden daha büyük görünüyor.

Danger always looks bigger through the eyes of fear.

- Tom çok uykulu görünüyordu.
- Tom'un gözlerinden uyku akıyordu.

Tom looked very sleepy.

Tarihçilerin belirttiğine göre askerlerin gözlerinden yaşlar getirmişti ve onlara

speech, which historians say elicited tears from the eyes of his soldiers, and he reminded

Tom bir trafik kazasında gözlerinden birinde görme yeteneğini kaybetti.

Tom lost the sight in one of his eyes in a traffic accident.

Biliyoruz ki, bir kedinin gözleri bir insanın gözlerinden çok daha fazla ışık aldığı için geceleri rahatlıkla görebilir.

We know that a cat, whose eyes take in much more light than human eyes, can see clearly at night.