Translation of "Görün" in English

0.007 sec.

Examples of using "Görün" in a sentence and their english translations:

Uyanık görün.

Look alert.

Her şeyinizi görün,

see all of you,

Deneyin ve görün.

Try it and see.

Karışıklığı maruz görün.

Excuse the mess.

Çabala ve meşgul görün.

Try and look busy.

Aslında neyi başarmaya çalıştığınızı görün.

Visualize what you're really trying to accomplish.

İki ay içinde herkesi görün.

See everyone in two months.

Orada ne olduğunu gidip görün.

Go see what's out there.

Lütfen berbat telaffuzumu mazur görün!

Please excuse my poor pronunciation!

Bana inanmıyorsanız, gidin ve kendiniz görün.

If you don't believe me, go and see for yourself.

Ama gelin görün ki internette şunları seçiyordum:

And yet, here's what I chose for online:

Evden ayrılmadan önce kapının kilitli olduğunu görün.

See that the door is locked before you leave.

Saladin, ısının yükselmesini ve Hıristiyanların ne yapacaklarını görün.

Saladin waits for the heat to rise and to see what the Christians will do.

- Git ve doktorla görüş.
- Git ve doktora görün.

Go and see the doctor.

Ya olduğun gibi görün ya göründüğün gibi ol.

Either look like what you are, or become what you look like.

Oraya gidin ve onlara yardım edebilip edemeyeceğini görün.

Go over there and see if you can help them out.

- Ya olduğun gibi görün, ya da göründüğün gibi ol.
- Ya göründüğün gibi ol ya da olduğun gibi görün.

Either be as you seem or seem as you are.

- Gel biraz al.
- Gel de gör!
- Gelin de görün!

Come get some.