Translation of "Fincanını" in English

Fincanını mutfağa getir.

Bring your cup to the kitchen.

Tom fincanını indirdi.

Tom set down his cup.

Tom kahve fincanını düşürdü.

Tom dropped his coffee cup.

Tom fincanını düşürüp kırdı.

Tom dropped his cup and broke it.

Tom kahve fincanını yeniden doldurdu.

Tom refilled his coffee cup.

Tom kahve fincanını yere bıraktı.

Tom put his coffee cup down.

Tom yeniden doldurulması için fincanını uzattı.

Tom held out his cup for a refill.

Tom kahve fincanını mutfakta yere düşürdü.

Tom dropped his coffee cup on the kitchen floor.

Tom az önce son kahve fincanını içti.

Tom just drank the last cup of coffee.

Komşunun kedisi süt fincanını zemin karoları üzerine döktü.

The neighbor's cat spilled its cup of milk on the floor tiles.

Tom kahve fincanını aldı ve onu içmeye başladı.

Tom picked up his coffee cup and started drinking out of it.

Tom kahve fincanını aldı ve bir yudum aldı.

- Tom picked up his coffee cup and took a sip.
- Tom picked his coffee cup up and took a sip.

Birinin patronun fincanını kullandığını ve kim olduğunu çok iyi bildiğimizi düşünüyoruz.

We think someone, and we know very well who, used the boss's cup.

Tom Mary'ye bir fincan kahve koydu ve kendi fincanını tepeleme doldurdu.

Tom poured Mary a cup of coffee and topped off his own.