Translation of "Doldurulmuş" in English

0.007 sec.

Examples of using "Doldurulmuş" in a sentence and their english translations:

Üzgünüm, pozisyon önceden doldurulmuş.

Sorry, the position has already been filled.

Bir sürü doldurulmuş hayvanım var.

I have a lot of stuffed animals.

Hiç doldurulmuş hayvanınız var mıydı?

Did you have any stuffed animals?

Postacı Pat'in kafası patlayıcılarla doldurulmuş.

Postman Pat's head is stuffed with explosives.

Bu doldurulmuş hayvan küçük kıza ait.

This stuffed animal belongs to the little girl.

Tom kızına bir doldurulmuş tavşan verdi.

Tom gave his daughter a stuffed bunny.

Doldurulmuş dev bir panda ayım var.

I have a giant stuffed panda bear.

Içi doldurulmuş oyuncak bir koyunu eline aldığında

to bully a dangling stuffed sheep,

Veya "Tüyler", kıllarla doldurulmuş ... dikilmiş kumaştan yapılmış.

or "Hairies," made with stitched fabric filled with...hair.

Mary favori doldurulmuş hayvanı olmadan uyuyamayacağını söylüyor.

Mary says that she can't fall asleep without her favorite stuffed animal.

Kız şeylerle tam doldurulmuş bir plastik çanta taşıyordu.

The girl was carrying a plastic bag stuffed full of things.

Ken'in dükkanındaki kocaman içi doldurulmuş ayıyı almak istedim ama satılık değildi.

I wanted to buy the huge stuffed bear at Ken's store, but it was not for sale.

İç kısım bir çekirdeğin etrafına sarılmış ve bazen sıvı ile doldurulmuş bir lastik banttır,

The inside is a rubber band, wound around a core, and sometimes filled with liquid,