Translation of "Düşürdüm" in English

0.009 sec.

Examples of using "Düşürdüm" in a sentence and their english translations:

Anahtarlarımı düşürdüm.

I dropped my keys.

Elmamı düşürdüm.

I dropped my apple.

Sandvicimi düşürdüm.

I dropped my sandwich.

Topu düşürdüm.

I dropped the ball.

Kupayı düşürdüm.

I dropped the cup.

Bardağı düşürdüm.

I dropped the glass.

Telefonumu düşürdüm.

I dropped my phone.

Kaşığımı düşürdüm.

I dropped my spoon.

Kalemimi düşürdüm.

I dropped my pencil.

Lenslerimden birini düşürdüm

I dropped one of my lenses,

Üzgünüm, bıçağımı düşürdüm.

I'm sorry, I dropped my knife.

Ben birini düşürdüm.

I dropped one.

Yanlışlıkla tabağı düşürdüm.

I dropped the plate accidentally.

Tuttuğum kalemi düşürdüm.

I dropped the pencil I was holding.

Onu ben düşürdüm.

I let it fall.

Ben vazoyu düşürdüm.

I dropped the vase.

Bir şey düşürdüm.

I dropped something.

Bir çatal düşürdüm.

I dropped a fork.

Affedersiniz, yemek çubuklarımı düşürdüm.

- Excuse me, I dropped my chopsticks.
- Excuse me, I dropped a chopstick.

Sürahiyi düşürdüm ve o kırıldı.

I dropped the pitcher and it broke.

Her şeyi düşürdüm ve koştum.

I dropped everything and ran.

Anahtarımı buralarda bir yere düşürdüm.

I dropped my key somewhere around here.

- Tom'u tuzağa düşürdüm.
- Tom'u köşeye sıkıştırdım.

I trapped Tom.

Anne, oyuncağımı düşürdüm. Onu benim için alabilir misin?

Mom, I dropped my toy. Can you get it for me?

Onu çöp bacasına düşürdüm sonra da almayı unuttum.

I dropped it into the garbage chute and forgot about it.

Her şeyi düşürdüm ve bunun için Boston'dan çıkan ilk uçağı yakaladım.

She has a negative attitude toward life.

- Ailemin şerefine leke sürdüm.
- Ailemin gururuyla oynadım.
- Ailemin itibarını iki paralık ettim.
- Ailemin saygınlığına gölge düşürdüm.
- Ailemin onurunu kırdım.
- Ailemin namusunu kirlettim.
- Ailemin izzetine halel getirdim.
- Ailemin haysiyetini ayaklar altına aldım.

I have dishonored my family.