Translation of "Bindim" in English

Ata bindim.

I got on the horse.

Arabaya bindim.

I got in the car.

Taksiye bindim.

I got in the cab.

Tekneye bindim.

I got into the boat.

Gemiye bindim.

I boarded the ship.

Otobüse bindim.

I boarded the bus.

Trene bindim.

I boarded the train.

Asansöre bindim.

I got on the elevator.

Bisikletime bindim.

I got on my bicycle.

Atıma bindim.

I got on my horse.

Arabama bindim.

I got into my car.

Yanlış hatta bindim.

I got on the wrong line.

Tekrar otobüse bindim.

I took the bus back.

Ben trene bindim.

I got on the train.

Ben uçağa bindim.

I got on the plane.

Ben otobüse bindim.

- I got on the bus.
- I boarded the bus.

Ben arabaya bindim.

I got into the car.

Ben tekneye bindim.

- I got in the boat.
- I got into the boat.

Ben taksiye bindim.

- I got in the taxi.
- I got into the cab.

Tom'un arabasına bindim.

I got into Tom's car.

Tekrar motosikletime bindim.

I got back on my motorcycle.

Ben yanlış otobüse bindim.

- I got on the wrong line.
- I got on the wrong train.

Londra'ya giden trene bindim.

I got on the train for London.

Ben yanlış trene bindim.

I got on the wrong train.

Arabama bindim ve uzaklaştım.

I got in my car and I drove off.

Sıcak hava balonuna bindim.

I rode in a hot air balloon.

Maalesef yanlış trene bindim.

- I'm afraid I took the wrong train.
- I'm afraid that I took the wrong train.

Tom ile tekneye bindim.

I got in the boat with Tom.

Tom'la birlikte arabaya bindim.

I got in the car with Tom.

Ben uçağa ilk kez bindim.

- That was the first time I had flown.
- That was the first time I got on a plane.
- That was the first time that I got on a plane.

Ben yanlış bir otobüse bindim.

I took the wrong bus.

İlk kez bir helikoptere bindim.

It was the first time I boarded a helicopter.

Bisiklete bindim ve hırsızı kovaladım.

I got on a bicycle and chased after the thief.

Ben Londra'ya giden trene bindim.

I boarded the train bound for London.

Tesadüfen onunla aynı trene bindim.

It so happened that I rode in the same train with him.

İstasyonun önünde bir taksiye bindim.

I got a taxi in front of the station.

Arabama bindim ve kapıyı kapattım.

I got in my car and closed the door.

Yağmur yağdığı için bir taksiye bindim.

I took a taxi because it was raining.

Randevuya zamanında yetişeyim diye taksiye bindim.

- I took a taxi so that I would be in time for the appointment.
- I took a taxi so I'd be in time for the appointment.
- I took a taxi so that I'd be in time for the appointment.

Otobüs geç kaldığı için taksiye bindim.

I took a taxi because the bus was late.

Ben otobüs terminalinde bir taksiye bindim.

I took a cab from the bus terminal.

Otobüs geç kaldığı için, taksiye bindim.

As the bus was late, I took a taxi.

İstasyondan otele gitmek için taksiye bindim.

I took a taxi from the station to the hotel.

Tokyo'dan Kyushu'ya giden bir uçağa bindim.

I took an airplane from Tokyo to Kyushu.

Dün ilk kez bir ata bindim.

I rode a horse for the first time yesterday.

Shinjuku İstasyon'u dışında bir taksiye bindim.

I got into a taxi outside Shinjuku Station.

Dışarı koştum ve bir taksiye bindim.

I ran out and caught a taxi.

Bu sabah okula giderken trene bindim.

I took the train to school this morning.

Kalkıştan beş dakika önce uçağa bindim.

I got to my plane five minutes before takeoff.

Korkarım ki yanlış bir trene bindim.

I'm afraid I have taken a wrong train.

Tren istasyonu için bir taksiye bindim.

I took a taxi to the train station.

Hayatımda ilk defa bir uçağa bindim.

I took an airplane for the first time in my life.

Randevuma geç kalmamak için otobüse bindim.

I took a bus so as not to be late for my appointment.

Trene ulaşmak için bir taksiye bindim.

I took a taxi to get to the train.

Tekrar arabama bindim ve yola çıktım.

I got back in my car and left.

Uçağa bindim ve koltuğumda bir şeyler vardı.

and I got on the plane and there was stuff in my seat.

Dikkatli değildim ve yanlışlıkla hatalı otobüse bindim.

I wasn't being mindful and got on a wrong bus by mistake.

Oraya zamanında varmak için bir taksiye bindim.

I took a taxi to get there in time.

Şimdiye kadar ilk kez bir uçağa bindim.

This is the first time I've ever boarded a plane.

Otobüs geç kaldığı için, bir taksiye bindim.

Since the bus was late, I took a taxi.

Ben Roma'da yaşarken, her gün metroya bindim.

When I lived in Rome, I took the subway every day.

Yanlışlıkla ters yöne giden bir trene bindim.

By mistake I boarded a train going in the opposite direction.

Asansöre bindim ve üçüncü kat butonuna bastım.

I got into the elevator and pushed the button for the third floor.

- İstasyondan otele taksi tuttum.
- İstasyondan otele gitmek için taksiye bindim.
- İstasyondan otele kadar bir taksiye bindim.

I took a taxi from the station to the hotel.

Ben on dakika geç kalan 10.30 trenine bindim.

I took the 10:30 train, which was ten minutes late.

Ben otobüse bindim ve etrafa bir göz attım.

I got on the bus and took a look around.

Hava kararmadan önce gidilecek yere ulaşmak için otobüse bindim.

I took the bus in order to reach the destination before it got dark.

10.30 trenine bindim. Ancak o on dakika geç kaldı.

I took the 10:30 train. However, it was ten minutes late.

Benim şehirden Tokyo'ya trene bindim ve gezi birkaç saat sürdü.

I took the train from my city to Tokyo and the ride lasted several hours.