Translation of "Balıkların" in English

0.012 sec.

Examples of using "Balıkların" in a sentence and their english translations:

Tom balıkların kafasını kesiyor.

Tom is chopping heads off fish.

Balıkların duyabildiğini mi düşünüyorsun?

Do you think that fish can hear?

Balıkların solungaçları ve yüzgeçleri vardır.

Fish have gills and fins.

Balıkların ses telleri var mıdır?

Do fish have vocal chords?

Bütün insanlar balıkların önünde eşittir.

All men are equal before fish.

Neden balıkların acıyı hissetmeyeceğini düşünüyorsun?

Why do you think fish can't feel pain?

Gerçekten balıkların acı hissetmediğini mi düşünüyorsun?

- Do you really think that fish don't feel pain?
- Do you really think fish don't feel pain?

Tom oltasını fırlattı ve balıkların ısırmasını bekledi.

Tom threw his line in and waited for the fish to bite.

Vücudundaki özel pullar geçen balıkların yaydığı basınç dalgalarını algılıyor.

Specialized scales on its body detect pressure waves from passing fish.

Bizim temiz havaya ihtiyacımız olduğu gibi, balıkların da temiz suya ihtiyacı var.

As we need fresh air, so fish need clean water.

Kuşların vatanı ormandır, balıkların nehir, arıların çiçekler ve Çin de küçük çocukların vatanıdır. Biz çocukluğumuzdan beri vatanımızı kuşların ormanı, balıkların nehri, arıların çiçekleri sevdiği gibi seviyoruz.

The birds' home is in the forest, the fish's home is in the river, the bees' home is in the flowers, and the little children's is in China. We love our motherland from the time we're little, as the birds love the forest, the fish love the river, and the bees love the flowers.

Soğuk kış havalarında balıkların nasıl hayatta kaldıklarını veya göller ve göletler donduğunda nereye gittiklerini hiç merak ettiniz mi?

Have you ever wondered how fish survive in cold winter weather, or where they go when lakes and ponds freeze over?