Translation of "Bakkaliye" in English

Biraz bakkaliye almam gerekiyor.

I need to buy some groceries.

Tom bakkaliye listesini unuttu.

Tom forgot his grocery list.

Tom Mary'nin bakkaliye malzemelerini nereden aldığını bilmiyordu.

Tom didn't know where Mary bought her groceries.

Tom Mary'nin bakkaliye eşyalarını nereden aldığını bilmiyor.

Tom doesn't know where Mary buys her groceries.

Tom Mary'nin arabasında bir çanta bakkaliye gördü.

Tom saw a bag of groceries in Mary's car.

Onlar birçok çeşit yiyecek ve bakkaliye ürünü satarlar.

They sell many types of food and grocery products.

Tom Mary'ye biraz bakkaliye malzemeleri satın alması için yardım etmek zorunda kalacağına karar verdi.

Tom decided that he would have to help Mary buy some groceries.