Translation of "Adamakıllı" in English

Onu adamakıllı dövdüm.

I hit him good and hard.

Polis binaları adamakıllı araştırdı.

The police searched the premises thoroughly.

Ben burada adamakıllı eğlendim.

I thoroughly enjoyed myself here.

Tuz ilavesi lezzeti adamakıllı artırdı.

The addition of salt greatly improved the flavor.

Gerçeği konuştuğumdan beri evde adamakıllı yaşıyorum.

Since I speak the truth, I live soundly at home.

Tom'u adamakıllı sorumlu bir birey olarak düşünüyorum.

I consider Tom a thoroughly responsible individual.

- Çocuğunuzun adamakıllı konuşulmaya ihtiyacı var.
- Çocuğunuzun kulağının çekilmesi lazım.

That child of yours needs a good talking to.