Translation of "şüpheleniyorum" in English

Şüpheleniyorum.

I doubt it.

Haklı olduğundan şüpheleniyorum.

- I suspect you're right.
- I suspect that you're right.

Ben herkesten şüpheleniyorum.

I'm suspicious of everybody.

Tom'un korktuğundan şüpheleniyorum.

- I suspect Tom is afraid.
- I suspect that Tom is afraid.

Tom'un uyuduğundan şüpheleniyorum.

- I suspect Tom is asleep.
- I suspect that Tom is asleep.

Tom'un ilgilendiğinden şüpheleniyorum.

- I suspect Tom is interested.
- I suspect that Tom is interested.

Tom'un utandığından şüpheleniyorum.

- I suspect Tom is embarrassed.
- I suspect that Tom is embarrassed.

Tom'un yaralandığından şüpheleniyorum.

- I suspect Tom has been injured.
- I suspect that Tom has been injured.

Tom'un aldattığından şüpheleniyorum.

- I suspect Tom cheated.
- I suspect that Tom cheated.

- Tom'un gitmek zorunda olduğundan şüpheleniyorum.
- Tom'un gitmesi gerektiğinden şüpheleniyorum.

- I suspect Tom has to leave.
- I suspect that Tom has to leave.

Tom'un bunu yapmayacağından şüpheleniyorum.

- I suspect Tom won't do that.
- I suspect that Tom won't do that.

Tom'un yalan söylediğinden şüpheleniyorum.

- I suspect Tom lied.
- I suspect that Tom lied.
- I suspect Tom is lying.

Tom'un evde olduğundan şüpheleniyorum.

- I suspect Tom is home.
- I suspect that Tom is home.

Tom'un kayıp olduğundan şüpheleniyorum.

- I suspect Tom is lost.
- I suspect that Tom is lost.

Tom'un üzgün olduğundan şüpheleniyorum.

- I suspect Tom is upset.
- I suspect that Tom is upset.

Tom'un şaşkın olduğundan şüpheleniyorum.

- I suspect Tom is puzzled.
- I suspect that Tom is puzzled.

Tom'un blöf yaptığından şüpheleniyorum.

- I suspect Tom is bluffing.
- I suspect that Tom is bluffing.

Tom'un hazır olduğundan şüpheleniyorum.

- I suspect Tom is prepared.
- I suspect that Tom is prepared.

Tom'un endişeli olduğundan şüpheleniyorum.

- I suspect Tom is concerned.
- I suspect that Tom is concerned.

Tom'un önyargılı olduğundan şüpheleniyorum.

- I suspect Tom is prejudiced.
- I suspect that Tom is prejudiced.

Tom'un bunu yapmadığından şüpheleniyorum.

- I suspect Tom didn't do that.
- I suspect that Tom didn't do that.

Tom'un cesareti kırıldığından şüpheleniyorum.

- I suspect Tom is discouraged.
- I suspect that Tom is discouraged.

Tom'un Boston'a gittiğinden şüpheleniyorum.

- I suspect Tom went to Boston.
- I suspect that Tom went to Boston.

Tom'un senden hoşlanmadığından şüpheleniyorum.

- I suspect Tom doesn't like you.
- I suspect that Tom doesn't like you.

Tom'un rahatsız olduğundan şüpheleniyorum.

- I suspect Tom is uncomfortable.
- I suspect that Tom is uncomfortable.

Tom'un evlenmek istememesinden şüpheleniyorum.

- I suspect Tom doesn't want to get married.
- I suspect that Tom doesn't want to get married.

Tom'un iğneleyici olduğundan şüpheleniyorum.

- I suspect Tom was just being sarcastic.
- I suspect that Tom was just being sarcastic.

Tom'un Fransızca'yı anlayamadığından şüpheleniyorum.

- I suspect Tom can't understand French.
- I suspect that Tom can't understand French.

Tom'un Boston'a gitmediğinden şüpheleniyorum.

- I suspect Tom didn't go to Boston.
- I suspect that Tom didn't go to Boston.

Tom'un bizi beklemeyeceğinden şüpheleniyorum.

- I suspect Tom won't wait for us.
- I suspect that Tom won't wait for us.

Tom'un bizi beklediğinden şüpheleniyorum.

- I suspect Tom is waiting for us.
- I suspect that Tom is waiting for us.

Tom'un dahil olduğundan şüpheleniyorum.

- I suspect Tom is involved.
- I suspect that Tom is involved.

Tom'un burada olmadığından şüpheleniyorum.

- I suspect Tom isn't here.
- I suspect that Tom isn't here.

Tom'un yorgun olduğundan şüpheleniyorum

- I suspect Tom was tired.
- I suspect that Tom was tired.

Tom'un utangaç olduğundan şüpheleniyorum.

- I suspected Tom was embarrassed.
- I suspected that Tom was embarrassed.

Tom'un öfkeli olacağından şüpheleniyorum.

- I suspect Tom will be furious.
- I suspect that Tom will be furious.

Tom'un Fransızca konuşmadığından şüpheleniyorum.

- I suspect Tom doesn't speak French.
- I suspect that Tom doesn't speak French.

Tom'un hasta olduğundan şüpheleniyorum.

- I suspect Tom was sick.
- I suspect that Tom was sick.

Tom'un depresyonda olduğundan şüpheleniyorum.

- I suspect Tom is depressed.
- I suspect that Tom is depressed.

Tom'un doğruyu söylediğinden şüpheleniyorum.

- I suspect Tom is telling the truth.
- I suspect that Tom is telling the truth.

Tom'un bunu yapacağından şüpheleniyorum.

- I suspect Tom will do that.
- I suspect that Tom will do that.

Tom'un yakında olduğundan şüpheleniyorum.

- I suspect Tom is nearby.
- I suspect that Tom is nearby.

Tom'un tatile gittiğinden şüpheleniyorum.

- I suspect that Tom is on vacation.
- I suspect Tom is on vacation.

Bunu yapanın Tom olduğundan şüpheleniyorum.

I doubt it was Tom who did this.

Tom'un alt katta olduğundan şüpheleniyorum.

- I suspect Tom is downstairs.
- I suspect that Tom is downstairs.

Tom'un bunu yapmak istediğinden şüpheleniyorum.

- I suspect Tom wants to do that.
- I suspect that Tom wants to do that.

Tom'un Boston'a çoktan gittiğinden şüpheleniyorum.

- I suspect Tom has already left for Boston.
- I suspect that Tom has already left for Boston.

Tom'un orada olmayı planladığından şüpheleniyorum

- I suspect Tom is planning on being there.
- I suspect that Tom is planning on being there.

Tom'un bizimle gitmek istemeyeceğinden şüpheleniyorum.

- I suspect Tom won't want to go with us.
- I suspect that Tom won't want to go with us.

Tom'un onu yapmaması gerektiğinden şüpheleniyorum.

- I suspect Tom shouldn't have done that.
- I suspect that Tom shouldn't have done that.

Tom'un bizimle gitmek isteyeceğinden şüpheleniyorum.

- I suspect Tom will want to go with us.
- I suspect that Tom will want to go with us.

Tom'un orada olmak istemediğinden şüpheleniyorum.

- I suspect Tom didn't want to be there.
- I suspect that Tom didn't want to be there.

Tom'un orada olması gerekmediğinden şüpheleniyorum.

- I suspect Tom didn't need to be there.
- I suspect that Tom didn't need to be there.

Tom'un muhtemelen bunu yapmayacağından şüpheleniyorum.

- I suspect Tom probably won't do that.
- I suspect that Tom probably won't do that.

Tom'un bunu yapması gerekeceğinden şüpheleniyorum.

- I suspect Tom will need to do that.
- I suspect that Tom will need to do that.

Tom'un bunu şimdi yapmadığından şüpheleniyorum.

- I suspect Tom isn't doing that now.
- I suspect that Tom isn't doing that now.

Tom ve Mary'nin nişanlandığından şüpheleniyorum.

- I suspect Tom and Mary are engaged.
- I suspect that Tom and Mary are engaged.

Tom'un asla bunu yapmayacağından şüpheleniyorum.

- I suspect Tom would never do that.
- I suspect that Tom would never do that.

Tom'un bunu kasıtlı yaptığından şüpheleniyorum.

- I suspect Tom did that on purpose.
- I suspect that Tom did that on purpose.

Tom'un burada olmaması gerektiğinden şüpheleniyorum.

- I suspect Tom shouldn't be here.
- I suspect that Tom shouldn't be here.

Tom'un bunu şimdi yaptığından şüpheleniyorum.

- I suspect Tom is doing that now.
- I suspect that Tom is doing that now.

Tom'un bundan nefret edeceğinden şüpheleniyorum.

- I suspect Tom will hate this.
- I suspect that Tom will hate this.

Tom'un söylediğinin doğru olmadığından şüpheleniyorum.

- I suspect what Tom said wasn't true.
- I suspect that what Tom said wasn't true.

Tom'un bunu yapması gerektiğinden şüpheleniyorum.

- I suspect that Tom has to do that.
- I suspect Tom needs to do that.
- I suspect that Tom needs to do that.

Tom'un yarın burada olacağından şüpheleniyorum.

- I suspect Tom will be here tomorrow.
- I suspect that Tom will be here tomorrow.

Tom'un onu yapmayı bilmediğinden şüpheleniyorum.

I suspect that Tom doesn't know how to do that.

Tom'un daha fazla beklemeyeceğinden şüpheleniyorum.

- I suspect Tom won't wait very much longer.
- I suspect that Tom won't wait very much longer.

Tom'un gerçekten hasta olmadığından şüpheleniyorum.

- I suspect Tom wasn't really sick.
- I suspect that Tom wasn't really sick.

Tom'un sana katılıp katılmayacağından şüpheleniyorum.

I doubt if Tom will agree with you.

Ben onun bir yalancı olmasından şüpheleniyorum.

I suspect him to be a liar.

Tom'un eski hilelerini yine yaptığından şüpheleniyorum.

- I suspect that Tom is up to his old tricks again.
- I suspect Tom is up to his old tricks again.

O barda biraya su kattıklarından şüpheleniyorum.

- I suspect they water down the beer in that pub.
- I suspect that they water down the beer in that pub.

Tom'un soğukkanlı bir katil olduğundan şüpheleniyorum.

- I suspect that Tom is a cold-blooded murderer.
- I suspect Tom is a cold-blooded murderer.

Tom'un söylediğinin doğru olup olmadığından, şüpheleniyorum.

I doubt if what Tom said is true.

Tom'un bunu yapan kişi olduğundan şüpheleniyorum.

- I suspect Tom was the one who did that.
- I suspect that Tom was the one who did that.

Tom'un bunu yapmasının muhtemel olduğundan şüpheleniyorum.

- I suspect Tom is likely to do that.
- I suspect that Tom is likely to do that.

Tom ve Mary'nin yorgun olduğundan şüpheleniyorum.

- I suspect Tom and Mary are exhausted.
- I suspect that Tom and Mary are exhausted.

Tom ve Mary'nin Boston'da olduğundan şüpheleniyorum.

- I suspect Tom and Mary are in Boston.
- I suspect that Tom and Mary are in Boston.

Tom ve Mary'nin hatalı olduğundan şüpheleniyorum.

- I suspect Tom and Mary are incorrect.
- I suspect that Tom and Mary are incorrect.

Tom ve Mary'nin önyargılı olduğundan şüpheleniyorum.

- I suspect Tom and Mary are prejudiced.
- I suspect that Tom and Mary are prejudiced.
- I suspect that Tom and Mary are biased.

Tom ve Mary'nin senden hoşlanmadığından şüpheleniyorum.

- I suspect Tom and Mary don't like you.
- I suspect that Tom and Mary don't like you.

Tom'un bunu yapmak zorunda olmadığından şüpheleniyorum.

- I suspect Tom doesn't have to do that.
- I suspect that Tom doesn't have to do that.

Tom'un Mary'ye yardım etmemi beklediğinden şüpheleniyorum.

- I suspect Tom expects me to help Mary.
- I suspect that Tom expects me to help Mary.

Tom'un bunu yapmaya isteksiz olduğundan şüpheleniyorum.

- I suspect Tom is reluctant to do that.
- I suspect that Tom is reluctant to do that.

Tom ve Mary'nin cesareti kırıldığından şüpheleniyorum.

- I suspect Tom and Mary are discouraged.
- I suspect that Tom and Mary are discouraged.

Tom ve Mary'nin sempatik olduğundan şüpheleniyorum.

- I suspect Tom and Mary are sympathetic.
- I suspect that Tom and Mary are sympathetic.

Tom ve Mary'nin Fransızca konuşmadığından şüpheleniyorum.

- I suspect Tom and Mary don't speak French.
- I suspect that Tom and Mary don't speak French.

Tom'un muhtemelen bunu yapması gerektiğinden şüpheleniyorum.

- I suspect Tom will probably need to do that.
- I suspect that Tom will probably need to do that.

Tom ve Mary'nin Boston'da yaşadıklarından şüpheleniyorum.

- I suspect Tom and Mary have lived in Boston.
- I suspect that Tom and Mary have lived in Boston.

Tom'un gelecek hafta Boston'a gitmeyeceğinden şüpheleniyorum.

- I suspect Tom won't go to Boston next week.
- I suspect that Tom won't go to Boston next week.

Tom'un bu gece orada olacağından şüpheleniyorum.

- I suspect Tom is going to be there tonight.
- I suspect that Tom is going to be there tonight.
- I suspect Tom will be there tonight.

Tom'un Fransızca'yı çok iyi konuşamadığından şüpheleniyorum.

- I suspect Tom can't speak French very well.
- I suspect that Tom can't speak French very well.

Tom ve Mary'nin evlenmek istediğinden şüpheleniyorum.

- I suspect Tom and Mary want to get married.
- I suspect that Tom and Mary want to get married.

Tom ve Mary'nin Boston'a gittiğinden şüpheleniyorum.

- I suspect Tom and Mary have gone to Boston.
- I suspect that Tom and Mary have gone to Boston.

Tom'un benden bir şey sakladığından şüpheleniyorum.

- I suspect Tom is hiding something from me.
- I suspect that Tom is hiding something from me.

Tom'un bununla hiçbir ilgisi olmamasından şüpheleniyorum.

- I suspect Tom had nothing to do with this.
- I suspect that Tom had nothing to do with this.

Tom'un onunla hiçbir ilgisi olmamasından şüpheleniyorum.

- I suspect Tom had nothing to do with that.
- I suspect that Tom had nothing to do with that.