Translation of "Gitar" in Spanish

0.023 sec.

Examples of using "Gitar" in a sentence and their spanish translations:

Gitar çalıyorum.

Estoy tocando guitarra.

- O gitar çalabilir.
- O, gitar çalabilir.

Sabe tocar la guitarra.

- John gitar çalamaz.
- John gitar çalmayı bilmiyor.

John no sabe tocar la guitarra.

- Gitar çalmak benim hobim.
- Hobim gitar çalmaktır.

Mi hobby es tocar la guitarra.

O gitar çalar.

Ella toca la guitarra.

Gitar çalmayı biliyor.

Ella sabe tocar la guitarra.

Gitar çalmak istiyorum.

Quiero tocar la guitarra.

Elektrikli gitar çalamam.

Yo no sé tocar guitarra eléctrica.

Gitar çalabilir misin?

¿Sabes tocar la guitarra?

O gitar çalabilir.

Sabe tocar la guitarra.

Gitar çalıyor musun?

- ¿Tocas la guitarra?
- ¿Tocáis la guitarra?

Kim gitar çalıyor?

¿Quién está tocando la guitarra?

Gitar çalmak eğlencelidir.

Es divertido tocar guitarra.

Şimdi gitar çalıyorum.

Ahora estoy tocando la guitarra.

O, gitar çalar.

Él toca la guitarra.

O, gitar çalabilir.

Sabe tocar la guitarra.

Tom gitar çalar.

Tom toca la guitarra.

Ben gitar çalabilirim.

Sé tocar la guitarra.

O gitar çalamaz.

- Él no sabe tocar la guitarra.
- Él no sabe tocar guitarra.
- Él no puede tocar guitarra.

Tom gitar çalardı.

Tomás solía tocar la guitarra.

John gitar çalamaz.

John no sabe tocar la guitarra.

Bir gitar istiyorum.

Quiero una guitarra.

Gitar çalmasını biliyorum.

Sé tocar la guitarra.

Elektro bir gitar akustik bir gitar gibi ses vermez.

Una guitarra eléctrica no suena igual a una acústica.

O gitar çalabilir mi?

- ¿Ella sabe tocar la guitarra?
- ¿Ella puede tocar la guitarra?

O iyi gitar çalar.

Él toca bien la guitarra.

Gitar çalmada çok iyidir.

Él es muy bueno tocando la guitarra.

Gitar alıp çalmaya başladı.

Cogió la guitarra y empezó a tocar.

Gitar çalarken rahatlamış hisseder.

Él se relaja cuando toca la guitarra.

Babam gitar çalmayı sever.

A mi padre le encanta tocar guitarra.

Hâlâ gitar çalıyor musun?

¿Todavía estás tocando la guitarra?

Şimdi gitar çalmayı öğreniyorum.

Ahora estoy aprendiendo a tocar la guitarra.

Boş zamanımda gitar çalarım.

- En mi tiempo libre toco la guitarra.
- Toco la guitarra en mi tiempo libre.

Küçük bir gitar çalarım.

- Yo toco un poco de guitarra.
- Toco un poco la guitarra.

Gitar çalmaktan pek anlamam.

No le pego mucho a la guitarra en realidad.

O, bas gitar çalar.

Él toca el bajo.

Onun gitar çalmasını istiyorum.

Quiero que toque la guitarra.

O gitar çalmayı bilir.

Sabe tocar la guitarra.

Erkek kardeşim gitar çalar.

Mi hermano toca la guitarra.

Piyano ve gitar çalar.

Toca piano y guitarra.

Gitar çaldığını duymak istiyorum.

- Quiero oírte tocar guitarra.
- Quiero oírte tocar la guitarra.

Gitar çalan çocuk Ken'dir.

El chico que está tocando la guitarra es Ken.

Senin için gitar çalacağım.

Tocaré la guitarra para ti.

Okuldan sonra gitar çalarım.

Toco guitarra después de la escuela.

En başta gitar çalamıyordum.

Al principio no sabía tocar guitarra.

Tom yıllarca gitar çalmadı.

Tom no ha tocado la guitarra en años.

Tom gitar çalabileceğine inanamadı.

Tom no podía creer que alguna vez sería capaz de tocar la guitarra.

Tom'un gitar çalması şaşırtıcı.

El toque de guitarra de Tom es estupendo.

Çok iyi gitar çalamıyorum.

No sé tocar muy bien la guitarra.

- O, sık sık gitar çalar.
- O sık sık gitar çalar.

A menudo toca la guitarra.

Öğrencilerden bazıları gitar çalmayı severler.

A algunos de los estudiantes les gusta tocar la guitarra.

"Gitar çalabiliyor musun?" "Evet, çalabiliyorum."

- "¿Sabes tocar la guitarra?" "Sí."
- «¿Sabes tocar la guitarra?» «Sí.»

Gitar çaldı ve şarkı söyledi.

Ella tocó la guitarra y él cantó.

O, gitar eşliğinde şarkı söylüyor.

Ella está cantando con una guitarra.

O, nasıl gitar çalacağını bilmiyor.

Él no sabe tocar guitarra.

Bu, mağazadaki en iyi gitar.

Esta es la mejor guitarra en la tienda.

Gitar çalmayı öğrenmek ister misin?

¿Querés aprender a tocar la guitarra?

O sık sık gitar çalar.

A menudo toca la guitarra.

O, sık sık gitar çalar.

A menudo toca la guitarra.

Benim için gitar çalmanı istiyorum.

Quiero que toques la guitarra para mí.

Tom'un bandosuyla gitar çaldığını gördüm.

He visto a Tom tocar la guitarra en su banda.

O gitar çalmaya çok düşkündür.

A él le gusta mucho tocar la guitarra.

John nasıl gitar çalınacağını bilmiyor.

John no sabe tocar la guitarra.

Akşam yemeğinden sonra gitar çalarım.

Toco la guitarra después de cenar.

Tom'un gitar çalmasını rica ettim.

Le pedí a Tom que tocase la guitarra.

On yaşındayken gitar çalmayı öğrendim.

Aprendí a tocar la guitarra a los diez años.

Nasıl gitar çalınacağını kendim öğrettim.

Aprendí de manera autodidacta a tocar la guitarra.

Bu Tom'un bana verdiği gitar.

Esta es la guitarra que me dio Tom.

Keşke Tom gibi gitar çalabilsem.

Ojalá pudiese tocar la guitarra como Tom.

O iki gitar çok benzer.

Esas dos guitarras se parecen mucho.

"Gitar" ın vurgusu ikinci hecede düşer.

La acentuación de "guitarra" vá en la segunda sílaba.

O, çok iyi şekilde gitar çalar.

- Él toca muy bien la guitarra.
- Él toca la guitarra muy bien.

Tom senin gitar öğretmenin, değil mi?

Tom es tu profesor de guitarra, ¿no?

Tom benden daha iyi gitar çalabilir.

Tom puede tocar la guitarra mejor que yo.