Translation of "çağırmadı" in English

0.003 sec.

Examples of using "çağırmadı" in a sentence and their english translations:

Mary henüz itfaiyeyi çağırmadı.

Mary hasn't called the fire department yet.

Hiç kimse onları çağırmadı.

Nobody called them.

Sami hiç yardım çağırmadı.

Sami never called for help.

Tom polisi çağırabilirdi ama çağırmadı.

- Tom could've called the police, but he didn't.
- Tom could have called the police, but he didn't.

- Tom beni davet etmedi.
- Tom beni çağırmadı.

Tom didn't invite me.

- Neden birisi beni aramadı?
- Neden birisi beni çağırmadı?

Why didn't somebody call me?

- Tom Mary'yi düğününe davet etmedi.
- Tom Mary'yi nikâhına davet etmedi.
- Tom Mary'yi düğününe çağırmadı.
- Tom Mary'yi nikâhına çağırmadı.

Tom didn't invite Mary to his wedding.