Translation of "Arkadaşını" in Dutch

0.003 sec.

Examples of using "Arkadaşını" in a sentence and their dutch translations:

Kız arkadaşını sevmiyorum.

Ik mag je vriendin niet.

O erkek arkadaşını seviyor.

Zij houdt van haar vriend.

Kanada'da arkadaşını aradın mı?

- Heb je je vriend in Canada opgebeld?
- Heb je je vriendin in Canada opgebeld?

Tom oda arkadaşını gizlice gözetledi.

Tom bespioneerde zijn kamergenoot.

Tom kız arkadaşını aylarca aldattı.

Tom bedroog zijn vriendinnetje maanden lang.

Jim kız arkadaşını çok seviyor.

Jim is smoorverliefd op zijn vriendin.

Kız arkadaşını şeker hastalığından kaybetti.

Hij heeft zijn vriendin verloren aan diabetes.

Ken Tom'un kız arkadaşını öptü.

- Ken zoende Toms vriendin.
- Ken zoende Tom zijn vriendin.

Sami kız arkadaşını üniversiteye bıraktı.

Sami heeft zijn vriendin aan de universiteit afgezet.

Sami eski kız arkadaşını aradı.

Sami belde zijn ex-vriendin.

Kendi hayatı riske atarak arkadaşını kurtardı.

- Hij heeft zijn vriend gered op gevaar van zijn eigen leven.
- Hij heeft het leven van zijn vriend gered met gevaar voor het zijne.

Bana arkadaşını söyle sana kim olduğunu söyleyeyim.

Aan zijn vrienden kent men de man.

Dedektifler Tom'un, kız arkadaşını boğarak öldürdüğünü söylediler.

Rechercheurs zeiden dat Tom zijn vriendin had gewurgd.

Sadece en iyi arkadaşını kaybetmiş gibi görünüyorsun.

Je ziet eruit alsof je net je beste vriend hebt verloren.

Mary eve geldi ve en iyi arkadaşını Tom'la yatakta buldu.

Mary kwam thuis en vond Tom in bed met haar beste vriendin.

Kokkinakis kız arkadaşını vurdu. Bunu sana söylediğim için üzgünüm dostum.

Kokkinakis heeft je vriendin genaaid. Het spijt me dat je dat moet horen, maat.