Translation of "şansı" in Dutch

0.007 sec.

Examples of using "şansı" in a sentence and their dutch translations:

Bu şansı değerlendirelim.

Laten we ze grijpen.

Seçilme şansı yüksek.

Hij heeft een goede kans om gekozen te worden.

Bazılarının şansı yaver gitmiş.

Sommige mensen hadden geluk.

Istakozun kaçma şansı yoktu.

En dan kan hij nergens heen.

Yaşam koşullarını arttırma şansı olabilir.

schoon drinkwater, elektriciteit, enzovoort.

Tembel insanların başarı şansı yoktur.

Er is geen kans op succes voor luie mensen.

İyi bir başarı şansı var.

- Er is een goede kans op succes.
- Er is een goede kans dat het gaat lukken.

Tom'un seçimi kazanma şansı yüksek.

Tom maakt een goede kans de verkiezing te winnen.

- Herkes ikinci bir şansı hak eder.
- Herkes ikinci bir şansı hak ediyor.

Iedereen verdient een tweede kans.

Av indirmek için en iyi şansı.

Haar beste kans op een prooi.

Onun bir iş bulacak şansı vardı.

Hij had het geluk een baan te vinden.

Onun iyi bir seçilme şansı var.

Hij maakt goede kans om verkozen te worden.

Şansı yakalamak için bir yelken yaparak başlayın.

Je begint een zeil te maken om geluk te vangen.

- Amma şansı var!
- Adamda ne kısmet varmış!

Wat een geluk heeft hij!

Her şeyin bir var olma şansı yoktur.

Niet alles krijgt een kans om te bestaan.

- Büyük ihtimalle kazanacak.
- Onun kazanma şansı yüksek.

- Hij maakt veel kans om te winnen.
- Er bestaat een goede kans dat hij zal winnen.

Tom'un bir kazanma şansı olduğunu düşünüyor musun?

Denk je dat Tom enige kans heeft om te winnen?

İnsanla bire birde kalırsa, insanın hiç şansı yok.

In een een-op-een strijd tegen een mens wint hij zeker.

Insanların azgın bir gergedandan kurtulma şansı olmadığını söylüyor.

...zegt dat mensen in dit soort gevallen vaak geen kans hebben om te ontsnappen.

Tek başına bir sırtlanın aslan karşısında şansı yok.

Een eenzame hyena is geen partij voor een leeuw.

Hangi seçenek panzehri yenilememiz için bize en iyi şansı verir?

Welke optie biedt de beste kans om die antistoffen te vervangen?

Ama bu gece Ay parlak. O yüzden flamingoların şansı var.

Maar vanavond is de maan fel. Dus maken flamingo's een kans.

Fakat tungaralar sadece bir yıl yaşar. Bu, üremek için son şansı olabilir.

Maar tungara's leven slechts een jaar. Dit kan zijn laatste kans op paren zijn.