Translation of "Olsa" in Chinese

0.004 sec.

Examples of using "Olsa" in a sentence and their chinese translations:

Kanatlarım olsa, sana uçarım.

如果我有翅膀的話,真想馬上飛到你的身邊。

Gerçek olsa, ne yaparsın?

- 如果那是真的,你怎么办?
- 如果这是真的,您要怎么办?

Doğru olsa, harika olur.

如果這是真的,那就太好了。

Keşke çok param olsa.

我希望我有很多錢。

Az da olsa değişmemişsin.

看起来,你一点都没变。

Keşke bir arabam olsa.

但願我有一輛車。

Keşke biraz daha zamanımız olsa.

如果我們有多點時間就好了。

O, meşgul olsa bile gelecek.

他就算多忙也會來的。

Keşke o şimdi burada olsa.

我希望他現在在這裡。

Keşke daha fazla param olsa.

我希望我有更多錢。

Keşke daha fazla zamanım olsa.

我希望有更多的时间。

Keşke bugün hava iyi olsa.

我希望今天的天气是晴朗的。

Keşke o şimdi hayatta olsa.

好希望她还活着。

Bir milyon doların olsa ne yaparsın?

你有100万美元的话,你会做什么?

Yeterli param olsa, ben yurtdışına gidebilirim.

如果我够钱的话,就能出国了。

Bugün Pazar olsa, balık tutmaya giderim.

如果今天是星期日,我會去釣魚。

Bir zaman makinen olsa nereye gidersin?

要是你有架时光机,你想去哪儿?

On bin doların olsa ne yaparsın?

如果你有一万美元,你想做什么呢?

Komşum olsa da onu iyi tanımıyordum.

虽然他是我的邻居,但是我对他并不太了解。

Keşke senin gibi bir arkadaşım olsa.

我希望我有一个像你一样的朋友。

Keşke daha iyi bir hafızam olsa.

- 希望我的記憶力能好一點。
- 但願我有好一點的記憶力。

Param olsa dünya çapında seyahat yaparım.

如果有錢的話,我要環遊世界。

Öyle olsa bile, Dünya hareket ediyor!

就算这样地球也照样转!

- Şimdi 1,000,000 yenim olsa, bir araba alırım.
- Şimdi bir milyon yenim olsa, bir araba alırdım.

如果我现在有100万日元,我会买辆车。

Keşke Tom benim küçük erkek kardeşim olsa.

- 我希望湯姆是我的弟弟。
- 但願湯姆是我的弟弟。

Tuhaf görünüyor olsa bile, onun söylediği doğrudur.

虽然听起来很奇怪,但是她说的的确是真的。

Bir zaman makinen olsa nasıl olacağını düşün.

想象一下,假如你有一台时光机。

Çok parası olsa da, o mutlu değildir.

虽然他很有钱,但他不幸福。

Doğru olsa bile çok az fark eder.

就算是真的,也沒有多大的關係。

- Tencere dibin kara, seninki benden kara.
- Dinime söven bari Müslüman olsa.
- Dinime küfreden bari Müslüman olsa.

五十步笑百步。

- Diyelim ki bir milyon yenin olsa, onunla ne yaparsın?
- Faraza bir milyon yenin olsa, onunla ne yaparsın?

如果你有一百萬円,你會用它來做甚麼?

Param olsa, ben hemen bu bilgisayarı satın alırım.

我要是有钱,立马就买这台电脑。

Keşke onunla konuşmak için daha fazla zamanım olsa.

我希望我能和她多谈一会儿。

Eğer Ted burada olsa, odayı temizlememize yardım eder.

如果Ted在这儿,他就能帮我们打扫房间了。

Param olsa, sık sık dışarı çıkar ve eğlenirim.

要是我有钱的话,我将常常出去玩儿。

Keşke yeterli param olsa, hâlâ bir Ferrari almadım.

即使我的钱够了,我也不会买一辆法拉利。

Bu müsabakayı da izleyesim olsa da vaktimin azalıp azalmadığını bilmiyorum.

我倒是很想去看这场比赛,可是不知道有没有时间。

İyi bir şarap menüleri olsa bile, burada akşam yemeği yemek istemeyeceğim.

即使他们有很好的酒单,我也不想在这里用餐。

- Seninle evlenmiş olsa, şimdi mutlu olurdu.
- Eğer seninle evlendiyse şimdi mutlu olmalı.

如果她和你结婚了,她现在会很幸福。

Evlilik büyük bir şey olsa da, endişelenme, ne senin olması gerekiyorsa, senin olacak.

結婚雖然是很美好的事,但是不要著急,該是你的就是你的。