Translation of "Mary" in Chinese

0.032 sec.

Examples of using "Mary" in a sentence and their chinese translations:

Mary koştu.

瑪麗跑了。

Mary nerede?

玛丽在哪里?

Mary Yunandır.

玛丽是希腊人。

Mary yüzebilir.

玛丽会游泳。

- Mary Japonca konuşabiliyor.
- Mary Japonca konuşabilir.

瑪麗會講日語。

Mary annesine benziyor.

瑪麗長得像她媽媽。

Mary hastaneye geldi.

瑪麗到了醫院。

Mary uzun boylu.

瑪麗很高。

Mary Çince'yi anlar.

瑪麗懂中文。

Mary odasında çalışıyor.

瑪麗在她的房間裡讀書。

Mary sırada oturuyor.

瑪麗正坐在辦公桌旁。

Mary mutfağa indi.

瑪麗下樓到廚房。

Mary henüz başlamadı.

玛丽还没有开始。

Mary piyano çalar.

瑪麗彈鋼琴。

Mary zaten başladı.

玛丽已经开始了。

Mary kolaylıkla öfkelenir.

瑪麗很容易發脾氣。

Mary bir doktordur.

玛丽是一位医生。

Mary beni mahvetti.

玛丽毁了我。

Mary kanıt istedi.

玛丽想要证据。

Mary beni tanıyor.

Mary認識我。

Mary kahvaltı yaptı.

玛丽吃过早餐了。

Mary çok sevimli.

玛丽非常可爱。

Mary içeri geldi.

瑪麗進來了。

Mary çok güzeldir.

瑪麗很漂亮。

Mary Tom'un sekreteridir.

玛丽是汤姆的秘书。

Mary ikizlere hamile.

玛丽怀了双胞胎。

Mary neden gitmedi?

玛丽为什么没去?

Mary, seni seviyorum.

玛丽,我喜欢你!

Seni seviyorum Mary!

玛丽,我喜欢你!

Mary bitkilerden hoşlanır.

瑪麗喜歡植物

- Mary Japonjayı yavaşça konuştu.
- Mary yavaşça Japonca konuştu.

瑪麗日語說得很慢。

- Mary sütü çok seviyor.
- Mary sütü çok sever.

瑪麗很喜歡牛奶。

- Mary öğretmenin sorusunu yanıtlıyor.
- Mary öğretmenin sorusuna cevap veriyor.
- Mary öğretmenin sorusunu cevaplıyor.

玛丽正在回答老师的问题。

Mary iyi dans edebilir.

瑪麗舞跳得很好。

Mary çabucak hastaneye gitti.

瑪麗急忙趕到醫院。

Mary mektubu bana gösterdi.

瑪麗給我看了這封信。

Mary sessizce kapıyı kapattı.

瑪麗悄悄地關上了門。

Mary John'a sırrı söyledi.

- 瑪麗告訴約翰這個秘密了。
- 玛丽把那个秘密告诉给了约翰。

Mary sepeti masaya koydu.

瑪麗把籃子放在桌子上了。

Mary ile nasıl tanıştınız?

你怎麼認識瑪麗的?

Mary bir karpuz taşıyor.

瑪麗婭抱著一個西瓜。

Mary elbiselerini çıkarmaya başladı.

玛丽开始脱衣服了。

Mary Tom'u rahatlatmaya çalıştı.

瑪麗嘗試安慰湯姆。

- Mary nerede?
- Maria nerede?

玛丽在哪里?

Mary okula gitmek zorunda.

瑪麗必須去上學。

Mary oyuncak bebeğine sarıldı.

Mary擁抱她的娃娃。

Mary tek başına geldi.

Mary自己一個人來。

Tom ve Mary meşguller.

汤姆和玛丽都很帮忙。

Mary yalnız uyumaktan hoşlanmaz.

玛丽不喜欢一个人睡。

Mary saçını maviye boyadı.

瑪麗把她的頭髮染成藍色。

Mary politika ile ilgilenir.

玛丽对政治感兴趣。

Dün Mary ile buluştum.

昨天我遇見了瑪麗。

Mary bana annemi hatırlatıyor.

玛丽让我想起我母亲。

Mary annesine yardım ediyor.

瑪麗正在幫忙她的母親。

Mary para için evlendi.

玛丽为了金钱才结的婚。

Mary arkadaşının tavsiyesi dinlemeyecektir.

瑪麗不會聽她朋友的忠告。

Mary seyahatine başladı zaten.

玛丽早已出发旅行去了。

Mary hariç kimse gelmedi.

除了瑪麗沒有人來。

Mary genellikle takı takmaz.

玛丽通常不戴首饰。

Mary parayı sütyeninde sakladı.

瑪麗把錢藏在了文胸裏。

Mary ışıkları söndürdüğünü hatırlamıyor.

Marie并不记得她把灯关了。

Mary elbiselerini ipe astı.

玛丽把她的衣服挂在晾衣绳上。

Tom, Mary ile konuşmadı.

汤姆没跟玛丽说话。

Mary çalışmalarında başarılı oldu.

玛丽在研究上成功了。

Mary oyuncak bebeklerle oynardı.

玛丽常常玩玩具娃娃。

Mary Tom'a nişanını duyurdu.

玛丽宣布和汤姆订婚。

Ben Mary, Tom'un karısı.

我是玛丽,汤姆的妻子。

Mary beş dilde akıcıdır.

玛丽能流利地说五种语言。

Mary harika bir kadındır.

玛丽是个了不起的女人。

Tom, Mary kadar heyecanlıydı.

汤姆就和玛丽一样兴奋。

Mary kahvesini şekersiz seviyor.

玛丽喝咖啡不喜欢放糖。

- O, Mary kadar yaşlı değil.
- O, Mary kadar yaşlı değildir.

她沒有瑪麗年紀大。

- Onlar Mary ile alay ettiler.
- Onlar Mary ile alay etti.

他們取笑瑪麗。

- Mary annesinin haberi olmadan kek yaptı.
- Mary annesinden habersiz kek yaptı.

瑪莉不讓母親知道,自己做了一個蛋糕。

Niçin Mary onunla pikniğe gidiyor?

为什么玛丽和他去野餐?

Mary yumurtaları tek tek çıkardı.

瑪麗把雞蛋一顆一顆地取了出來。

Mary ona ne söyleyeceğini şaşırmış.

瑪莉不知道該和他說甚麼才好。

Mary oğlundan terbiyesini takınmasını istedi.

瑪麗要求她的兒子守規矩。

Mary ev ödevini yapacağını söyledi.

瑪麗說她會做她的功課。

Mary okula gitmek zorunda kaldı.

瑪麗必須去上學。

Mary çok güzel bir kız.

瑪麗是一個非常漂亮的姑娘。

Mary daha yeni eve geldi.

瑪麗剛剛回家。

Mary sınıfında en güzel kız.

玛丽是班里面长得最漂亮的女孩。

Bob ve Mary teyp çalarlar.

鮑伯和瑪麗播放錄音機​​。

Tom'un Mary ile konuşması gerekiyor.

湯姆需要跟瑪麗說話。

Tom ve Mary çok açlar.

汤姆和玛丽很饿。

Tom ve Mary birbirlerine sarıldılar.

汤姆和玛丽互相拥抱。

Tom'un Mary ile tartıştığını gördüm.

我见汤姆跟玛丽争论。

Mary bir öğretmen olmak istiyor.

瑪麗想成為一名教師。

Hayatımı Mary ile geçirmek istiyorum.

我这一生都想跟玛利亚在一起.

Tom, Mary ile konuşmak istiyorum.

汤姆,我想跟玛丽谈话。

Mary çok sevimli, değil mi?

马力很可爱,不是么?

Mary çok meşgul bir kadın.

Mary是個忙碌的女人。

Mary pişirmede annesine yardım etti.

瑪麗幫她母親做飯。

Mary Jack kadar hızlı yüzer.

Mary游得和Jack一样快。

Mary yarın bize yardımcı olacak.

- 瑪麗明天會幫我們。
- 玛丽明天会来帮我们。

Kızgın olduğunda Mary hep bağırır.

瑪麗生氣時總會大叫。