Translation of "Düşük" in Arabic

0.006 sec.

Examples of using "Düşük" in a sentence and their arabic translations:

Satışlar şimdi düşük.

Sales are down now

Düşük kaliteli uyku olabilir.

بدلًا من النوم الطويل نفسه.

Daha ulaşılabilir ve düşük maliyetli.

هي متاحة بشكل أسهل وبتكلفة أقل،

Tüm zamanların en düşük seviyesinde.

هو في أدنى مستوى على الإطلاق.

Düşük ışıkta çekim yapan kameralarsa...

‫لكن باستخدام كاميرا إضاءة منخفضة...‬

Düşük ısılar suyu buza çevirir.

انخفاض درجة الحرارة يحول الماء إلى جليد.

Bu hafta petrol fiyatı düşük.

هبط سعر البترول هذا الأسبوع.

Bu düşük bütçeli bir film.

هذا فيلم منخفض التكلفة.

Ama düşük ışıkta görmeye ayarlı kameralar...

‫لكن كاميرات الضوء المنخفض المتخصصة...‬

Bunun hakkında sürekli düşük enerjili diyor

حول ذلك يقول باستمرار الطاقة المنخفضة

Bu çocuklar düşük öz saygı ile büyür

ينمو أولئك الأطفال وهم لا يحترمون ذواتهم

Memeliler arasındaki en düşük sindirim oranına sahipler.

لديه أبطىء معدل هضم مقارنة بالثديات الأخري.

Ayrıca yaprakların ısı verme değeri çok düşük,

وبالطبع تحتوى الأوراق على سعرات حرارية قليلة

Düşük enerjili bir adamın asla Amerika'yı yönetemeyeceğini

أن الرجل المنخفض الطاقة لن يحكم أمريكا أبدًا

Kadınlar erkeklerden daha düşük bir maaşla çalıştırılırlar.

يُوَظّف النساء برواتب أقل من الرجال.

New York City'den düşük gelirli insanların kefaletini ödüyoruz

كنا ندفع الكفالات لمحدودي الدخل من قاطني مدينة نيويورك،

Düşük ışığa duyarlı kameralar Mumbai sokaklarında kol gezen...

‫تكشف كاميرات الإضاءة المنخفضة‬ ‫المفترسات القوية...‬

Küçük arabalar, düşük yakıt tüketimi nedeniyle çok ekonomiktir.

السيارات الصغيرة اقتصادية جدا بسبب استهلاكها القليل للوقود.

Ancak gripte ölüm oranı daha da düşük: %0.1.

و لكن معدل الوفيات من الإنفلونزا أكثر انخفاضاً: 0.1%

Ne kadar çok uyursanız, ölüm riskiniz o kadar düşük

فالأمر ليس كما لو كلما نمت أكثر

Genellikle 20 dönümden az alanlarda işleyen düşük gelirli ülkelerde

‫وغالبا ما تعمل على أقل من خمسة فدادين.‬

HS: Dişiler çok daha düşük perdede. 400 hertz civarındalar.

هيلي سميث: نغمة الإناث أقل، كانت حوالي 400 هرتز

Ressam olarak amacım mümkün olan en düşük miktarı kullanmak.

هدفي كفنان هو أن أستخدم أصغر كمية ممكنة.

Finansal kaynağı düşük olan okullar kalitesiz araç gereçle eğitim veriyor,

تتعامل المدارس ذات الموارد المنخفضة مع تجيهزات أقل جودة،

Düşük kaliteli uykusu olan kişiler daha uzun süre uyumaya çalışırlar,

الأشخاص الذين لا ينامون جيدًا سيحاولون عادة النوم لفترة أطول.

Kalp hastalığı, felç ve kanser açısından daha düşük risk taşıyor

وأمراض القلب، والسكتات الدماغية، والسرطان،

Düşük gelirli ülkelerde 240 milyon kadın gebe kalmak isteyip istemediğine

‫وتقول مائتان وأربعون مليون امرأة في البلدان المنخفضة الدخل أنهن يرغبن في اتخاذ قرار بشأن الحمل‬ ‫ومتى يصبحن حاملاً ،‬

Gözlerinde bulunan aynaya benzer hücreler var olan düşük ışığı kuvvetlendiriyor.

‫تكبّر الخلايا الشبيهة بالمرايا في عينيها‬ ‫الضوء الخافت الموجود.‬

Ama merak etmeyin bu türlerle zaten karşılaşma ihtimalimiz çok düşük

لكن لا تقلق ، من غير المحتمل أن نواجه هذه الأنواع على أي حال

Farkında mısınız burada seviye aslında düşük yine karşıya küfür var

هل تدرك أن المستوى منخفض بالفعل مرة أخرى هناك سب

Düşük ışıkta çekim yapabilen bir kamera bu donuk dünyayı bize gösteriyor.

‫تكشف كاميرا إضاءة منخفضة‬ ‫هذا العالم المتجمد.‬

Bu düşük frekanslı ses ağaç örtüsünden sekip duvarların oluşturduğu seti aşıyor.

‫هذه الأصوات منخفضة التردد تصدح في الظل‬ ‫وتخترق الأشجار.‬

Düşük frekanslı gürlemelerle... ...ki bazısı o kadar düşüktür ki insanlar duyamaz...

‫استخدام قعقعتها منخفضة التردد،‬ ‫التي أحيانًا لانخفاضها لا يسمعها البشر،‬

Gecenin bir yarısı. Düşük ışığa duyarlı kameralar çarpıcı bir görüntü yakalıyor.

‫في منتصف الليل،‬ ‫تكشف الكاميرات منخفضة الإضاءة منظرًا مميزًا.‬

Suchet, birliklerinin yetersiz tedarik edildiğini, disiplinsiz olduğunu ve morallerinin düşük olduğunu gördü.

وجد سوشيت أن قواته تعاني من ضعف الإمداد وعدم الانضباط وانخفاض الروح المعنوية.

Tüm yıl boyunca 15 dolardan daha düşük bir fiyata bu inanılmaz belgesel

يمكنك التسجيل على التلفزيون الذكي الخاص بك باستخدام رمز EpicHistory للوصول إلى هذه

Ya da bisiklet sürenlerden kapma riskinin sandığımdan daha düşük olduğunu fark ettim.

من العدائين أو الدراجين في الخارج هي أقل بكثير مما توقعت.

Ancak uzmanlar çok daha düşük, sadece 3 milyon insanın katılımını ortaya koyuyor

لكن الخبراء وضعوا رقم أقل من ذلك بكثير حوالي 3 مليون شخص فقط

Ama düşük ışıkta çalışan kameralar farklı bir yaklaşımı olan bir türü ortaya çıkarıyor.

‫لكن كاميرات الضوء المنخفض‬ ‫تكشف فصيلة مختلفة.‬

Düşük ışıkta çekim yapabilen bir kamera bir anne kutup ayısı ile iki yavrusunu tespit ediyor.

‫تكشف كاميرا إضاءة منخفضة‬ ‫دبة قطبية أم وجرويها...‬