Translation of "Total" in Turkish

0.014 sec.

Examples of using "Total" in a sentence and their turkish translations:

Me prometieron total confidencialidad.

Bana kesin gizlilik sözü verdiler

3 matrimonios en total

3 evlilik yapıyor toplamda

En total somos once.

Toplam olarak on bir kişiyiz.

En total, somos once.

Toplam olarak on bir kişiyiz.

Fue un total desastre.

O mutlak bir felaketti.

Son cinco en total.

Onlar hepsi beş kişiler.

Son 3.000 yenes en total.

Hepsi birlikte 3,000 yendir.

Había 30 participantes en total.

Toplam olarak otuz üye vardı.

¿A cuánto está en total?

Hepsi ne ediyor?

Había diez huevos en total.

Hepsi on yumurta vardı.

Mary es una total fulana.

Mary tam bir kaltak.

- En total son unos diez mil dólares.
- En total son aproximadamente diez mil dólares.

Toplamı yaklaşık on bin dolar.

Soy un farsante total y absoluto.

Tamamen ve sapına kadar bir sahtekârım.

Está perdido en la oscuridad total.

Maymunumuz zifiri karanlıkta kayboldu.

Compromiso total, mantenerme positivo y seguir.

Kendinizi adayacak ve kendinizden emin bir şekilde sürekli ileri gideceksiniz.

Es una total pérdida de tiempo.

O tamamen zaman kaybı.

El plan fue un desastre total.

Plan tam bir felaketti.

Las cuestiones políticas deben tener total independencia.

Siyasi meseleler tamamen bağımsız olmalı.

Una, compromiso total. Vayan por el objetivo.

Biri, tam bağlılık. Devam edin...

¿Cuál es la población total de Francia?

Fransa'nın toplam nüfusu nedir?

Él es en verdad un total idiota.

O gerçekten mükemmel bir idiottur.

Nuestro equipo conquistó cinco medallas en total.

Ekibimiz toplamda beş madalyaya ulaştı.

Estoy total y completamente enamorado de ti.

Tamamen ve tam anlamıyla sana âşığım.

Y terminamos... los 13 años de incomunicación total.

Ve... 13 yıllık tecridi tamamladık.

La biblioteca está sumida en silencio casi total.

Kütüphane neredeyse tam bir sessizliğe büründü.

Yo creo que la gariba es una total pesadilla.

Testere pullu engerek bence tam bir kâbus.

Pero no levantarán la aguja hasta su altura total.

ama kuleyi tamamıyla yükseltemeyecekler.

Después de 10 rondas, son 56 personas en total

10. turda, toplam 56 kişi.

La población total del país es de 300 millones.

Ülkenin toplam nüfusu 300 milyondur.

La república perdió el control total sobre Galia de Cisalpina.

Cumhuriyet bütün kontrolünü Cisalpine Galya'da yitirmişti.

Es un lío total y me pone de los nervios.

Bu tam bir karmaşa ve benim sinirime dokunuyor.

Y el coste total de la producción todavía es bastante alto.

Ve toplam maliyet hâlâ oldukça yüksek.

Reveló que el número total de matrimonios consuetudinarios entre escolares y

, diğer yandan Mısır toplumunda dolaşan, geleneksel evlilikler,

Intervalo al veintiuno por ciento de la producción global total de

ısı dalgaları ve şiddetli fırtınalar yıkıcı majör şiddetli kuraklık

- Hay unos mil estudiantes en total.
- Son alrededor de mil estudiantes.

- Toplam olarak yaklaşık bin öğrenci var.
- Toplam olarak takribî bin talebe var.

- Tienes que estar en silencio total.
- No metas nada de ruido.

Çok sessiz olmak zorundasın.

La amnesia es una pérdida parcial o total de la memoria.

Amnezi, hafızanın kısmen ya da tamamen kaybıdır.

Doscientos cincuenta mil casos, o el dieciocho por ciento del total de

toplam sayısının bu dönemde dramatik bir şekilde arttığı

Los coches con tracción total se destacan en superficies resbaladizas y mojadas.

Dört çekerli arabalar kaygan ve ıslak düzeylerde direnebilir.

- La fiesta fue un desastre total.
- La fiesta fue un completo desastre.

Parti tamamen bir felaketti.

El eclipse de sol total de mañana será visible desde el hemisferio sur.

Yarının toplam güneş tutulması, güney yarımküreden görünür olacaktır.

Es decir, la mitad del total del gasto en educación en los EE. UU.,

Bu, ABD'de eğitime harcanan para toplamının yarısı ediyor.

Ese es el total de mujeres que fueron casadas antes de cumplir 18 años.

İşte bu kadar kadın 18 yaşından önce evlenmiş durumda.

, el deshielo total elevará el nivel del agua en los mares y océanos en unos

etkiye sahip. Bununla birlikte , son yüz yılda sıcaklıkların artması

Cuatro enviados mongol tenían la atención total del sultan Saif al-din Qutuz y sus generales.

Sultan Saif ad-Din Qutuz'u ve generallerini tüm dikkatleriyle dinlediğinin farkında değillerdi.

El genocidio armenio dejó un total de un millón y medio de muertos, entre hombres, mujeres y niños.

Ermeni Soykırımı; erkek,kadın ve çocukları da içeren toplam 1,5 milyon ölü bıraktı.

Colocó el número total de la caballería Mamluk en 24,000, de los cuales 4,000 eran Mamluk de la realeza.

Toplamda 24 binden oluşan Memlük Süvarilerinin 4 bini kraliyet Memlüğündendi

Pero no es total. La luz de la luna llena es 400 000 veces más tenue que la del sol.

Ama zifiri karanlık değil. Dolunayın ışığı Güneş'inkinden 400.000 kat daha sönüktür.