Translation of "Largas" in Turkish

0.004 sec.

Examples of using "Largas" in a sentence and their turkish translations:

Sus piernas son largas.

Onun bacakları uzundur.

Él tiene piernas largas.

Onun uzun bacakları vardır.

Ella llevaba botas largas.

O, uzun çizmeler giyiyordu.

Ella tiene largas trenzas.

Onun uzun örgüleri var.

Ella usa polleras largas.

Uzun etek giyiyor.

- Las polleras largas están de moda.
- Las faldas largas están de moda.

Uzun etekler moda.

Los pájaros vuelan distancias largas.

Kuşlar uzak yerlere uçarlar.

Su novia tiene largas curvas.

Onun kız arkadaşının güzel vücut hatları var.

Las liebres tienen orejas largas.

Yaban tavşanlarının uzun kulakları vardır.

El estaba vistiendo batas largas.

Uzun elbiseler giymişti.

Mary tiene las pestañas largas.

Mary'nin uzun kirpikleri vardır.

Algunos de ellos tienen narices largas

bazlarının burunları uzundur bazılarının dilleri

Mi hermana tiene unas largas piernas.

Kız kardeşimin uzun bacakları var.

Los conejos tienen unas largas orejas.

Tavşanların uzun kulakları vardır.

No me escribas cartas tan largas.

Bana böyle uzun mektuplar yazma.

Él viaja largas distancias en avión.

O, uçakla uzun mesafelere yolculuk eder.

Estoy acostumbrado a andar largas distancias.

Ben uzun mesafeler yürümeye alışkınım.

No estoy acostumbrado a caminar distancias largas.

Uzun mesafeleri yürümeye alışkın değilim.

No me gustan unas vacaciones demasiado largas.

Çok uzun tatillerden hoşlanmıyorum.

No estoy acostumbrado a caminar largas distancias.

Ben uzun mesafeler yürümeye alışkın değilim.

¿Por qué los conejos tienen orejas largas?

Neden tavşanların uzun kulakları var?

2. Corte los rábanos en varas largas.

Uzun çubuklar içine turp kesin.

- Un conejo tiene orejas largas y cola corta.
- Un conejo tiene las orejas largas y la cola corta.

Bir tavşanın uzun kulakları ve kısa bir kuyruğu var.

En verano, los europeos disfrutan de largas vacaciones.

Yazın, Avrupalı insanlar uzun tatilin keyfini çıkarıyor.

¿Por qué son largas las orejas del conejo?

Neden tavşanların kulakları büyüktür?

Las faldas largas no están de moda ahora.

Şu an uzun eteklerin modası geçmiştir.

Las faldas largas estaban de moda en esos días.

O günlerde uzun etekler modaydı.

¿Por qué tiene el burro las orejas tan largas?

Eşeğin neden böyle uzun kulakları var?

Tom usa mangas largas cuando trabaja en el jardín.

Tom bahçede çalışırken uzun kollu giyer.

Mis piernas no son tan largas como las tuyas.

Benim bacaklarım seninki kadar uzun değil.

El invierno se intensifica y las noches son más largas.

Kış sertleştikçe geceler iyice uzar.

- Sus discursos son muy largos.
- Sus conferencias son muy largas.

Onun konferansları çok uzun.

- Los conejos tienen las orejas grandes.
- El conejo tiene orejas largas.

- Bir tavşanın uzun kulakları vardır.
- Tavşanların uzun kulakları vardır.

- Los conejos tienen largas orejas.
- Los conejos tienen las orejas grandes.

Tavşanların uzun kulakları vardır.

¿Por qué siempre las frases más largas son las últimas en traducirse?

Neden en son tercüme edilenler en uzun cümlelerdir?

Unas vacaciones demasiado largas hacen que uno sea reacio a volver al trabajo.

Çok uzun bir tatil birini tekrar işe başlamak için isteksiz yapar.

Las orejas de un conejo son más largas que las de un zorro.

Bir tavşanın kulakları bir tilkininkinden daha uzundur.

Las filas de personas que esperaban recibir comida eran más largas que antes.

Yemek için bekleyen insan sıraları eskisinden daha uzundu.

Algunos de estos jóvenes tienen las piernas el doble de largas que las mías.

Bu genç insanlardan bazıları benimkinin iki katı kadar uzun bacaklara sahipler.

Y las largas marchas en el calor extremo del verano, continuaron afectando a sus hombres.

Ve aşırı yaz sıcağında uzun yürüyüşler adamlarına ağır bir yük vermeye devam etti.

- Un conejo tiene orejas largas y cola corta.
- Los conejos tienen orejas alargadas y colas cortas.

Tavşanların uzun kulakları ve kısa kuyrukları vardır.

Al hacer que los desafíos del invierno los favorezcan, se convirtieron en los amos verdaderos de estas largas noches del norte.

Kışın sunduğu zorlukları avantaja çevirerek o uzun kuzey gecelerinin hakiki hâkimleri hâline gelmişlerdir.