Examples of using "Estanque" in a sentence and their turkish translations:
Gölet kurudu.
- Gölet dondu.
- Göletin üstü buz tutmuş.
Gölet sabahleyin tamamen dondu.
O, gölete bir taş attı.
Bazı çocuklar gölette yüzüyor.
Tom lavaboyu su ile doldurdu.
Gölet ağaçlarla çevriliydi.
Gölet 100 metre çapındadır.
Göletin üzerinde güzel bir köprü var.
Gölette birçok canlı balık gördük.
Parkın ortasında bir gölet bulunmaktadır.
O, havuza bir taş attı.
Tom gölete bir taş attı.
Çocukları göletten uzak tutun.
Bahçemizde küçük bir gölet var.
Göletteki şu balıklara bak.
- Gölette neredeyse hiç su yok.
- Su birikintisinde neredeyse hiç su kalmadı.
- Gölette neredeyse hiç su kalmadı.
Bir sincap gölette banyo alıyor.
Bu gölet yazın bile kurumaz.
Köşedeki servis istasyonunda arabama yakıt doldurttum.
Bu gölette bir sürü kurbağa vardı.
"Ya yaşam, küçük, sıcak göletin birinde,
Kayalık havuzunun oyuncuları her gelgitte değişir.
- Göl çok derin.
- Gölet çok derin.
Bir gölette bir çocuğu boğulmaktan kurtardı.
Tom akvaryumdaki balıklara bakarak saatler harcadı.
Ben bir çocukken o gölette yüzerdim.
Gölette birçok balık var.